(E) Tümamiral Hasan Özyurt | Dünya gündemindeki Rusya-Ukrayna Savaşı ve Kızıldeniz’de Yemenli Husilerin İnsansız Deniz Araçlarını (İDA) kullanarak elde ettiği önemli sonuçlar, İDA’ların deniz harbindeki etkinliğini giderek daha popüler bir konu haline getiriyor.
İDA’lar üzerine yapılan bu ilk taktik çalışmaları ağaçları tarif etmeye benzetirsek, artık ormanı tanımlama zamanı geldiğini söyleyebiliriz. Başka bir deyişle, artık İDA’lardan oluşan bir kuvvetin deniz harekâtındaki yerini daha geniş, operatif bir bakış açısıyla incelememiz ve bu bağlamda gelecekteki deniz kuvvetinin yapısına yönelik fikirler üretmemiz gerektiğini düşünüyoruz.
Bryan Clark ve Dan Patt’in, Çin’in Tayvan’a olası bir saldırısında insansız sistemlerin ilk savunma reaksiyonlarına başlaması ve böylece hem zaman kazanılması hem de ABD konvansiyonel kuvvetlerinin çok riskli senaryoların mümkün olduğunca dışında tutulmasını tartıştığı “Hedging Bets: Rethinking Force Design for a Post-Dominance Era” çalışması oldukça kapsamlı.
Tuğamiral Gökçen Fırat’ın “İDA’lar Oyun Değiştirici mi, Oyun Uzatıcı mı?” başlıklı yazısı da bu konuda dikkate alınması gereken önemli fikirler içeriyor. İDA’ların gelecekteki kuvvet yapısındaki rolünün nasıl olacağına ilişkin bu çalışmalarda ortaya konulan fikirlerin Türkiye’deki İDA vizyon ve hedefleriyle uyumlu olduğunu söyleyebilirim.
“Oyun” ile Kastedilen Harptir
Sık sık kullanılan “oyun değiştirici” deyimindeki “oyun” kelimesiyle neyin kastedildiğini netleştirmekle başlayalım. Çeşitli bağlamlarda kullanımına çok rastlasak da deniz harekâtı söz konusu olunca “oyun” ile kastedilen harptir ve harp, stratejik son durumu fiili güç kullanımıyla elde etmeyi amaçlayan askeri operasyonların bütünüdür. Bu nedenle, oyun değiştirmenin cevabı, harbin stratejik ve operatif boyutlarında aranmalıdır.
Konvansiyonel Deniz Unsurları Çok Kıymetli
Mevcut deniz kuvveti yapıları, deniz harbinin insanlı konvansiyonel deniz unsurları ile icra edilmesini öngörür ve buna göre şekillenmiştir. Deniz harekatının birçok görevini yerine getirmesi beklenen konvansiyonel suüstü muharip unsurları (kruvazör, muhrip, fırkateyn, korvet, hücumbot vb.) bu nedenle çok amaçlı olarak tasarlanır ve inşa edilir. Tonajları, menzilleri ve üzerlerine yerleştirilebilecek sensör ve silah çeşitliliği, dolayısıyla yetenekleriyle orantılıdır.
Platformların büyüklüğü aynı zamanda inşa süresine, tedarik ve işletme maliyetlerine ve platform üzerinde bulunacak personel sayısına doğrudan yansır. Hücumbot gibi nispeten küçük bir platform bile 30-40 kişilik bir mürettebatla işletilir ve tedarik maliyetleri, bazen daha büyük tonajlı muharip unsurların maliyetleri ile yarışabilir. Özetle, konvansiyonel suüstü platformları, çok sayıda personel ile işletilen, oldukça kıymetli, yerine yenisini koymanın zaman ve kaynak gerektirdiği unsurlardır.
Bu kadar kıymetli ve yerine yenisinin koyulması zaman ve kaynak gerektiren platformlar kaybedildiğinde bozulan güç dengesi hem harekâtın gidişatını etkileyebilir hem de materyal ve personel eksiklikleri uzun vadeli stratejik sonuçlar oluşabilir. Bu nedenle, bir harekât planlanırken kabul edilemez riskler içeren seçenekler dışlanır.
Dar Sulardaki Riskler
Muhasım iki deniz kuvvetinin birbirine yakın bulunmak zorunda olduğu dar bir coğrafyada (narrow sea), her iki taraf da genellikle birbirinin sensör ve silah menzili içinde bulunur (Şekil 3). Dar sularda denk kuvvetlerin karşı karşıya geldiği bir krizin sıcak çatışmaya evrilmesi genellikle tarafların birbirlerine yoğun ateşleri başlar ve ölüm ile kalım arasında kaotik bir ortam oluşur. Böyle bir ortamda taraflar, kuvvetlerinin en az %20’sini çatışmanın ilk saati içinde kaybetme riski ile karşı karşıya kalır.
Bu risk, bazı durumlarda bir tarafın sahip olduğu avantajlar nedeniyle diğer taraf için daha aleyhte olabilir. Örneğin, keşif gözetleme üstünlüğü, coğrafya veya unsurlarını emniyetle kullanabilme gibi avantajlara sahip olan taraf, karşı tarafla denk kuvvete sahip olsa bile muhasamatın ilk anlarından daha az kayıp ve hasarla çıkmayı başarabilir. Bu başarı harekâtın devamında onun istediği son duruma ulaşmasını sağlayabilir. Kuvvet kaybı daha fazla olan taraf ise bir harekât bölgesinin kontrolünün yitirilmesi gibi operatif bir sonuçla veya harbe devam etme azim ve iradesini olumsuz etkileyebilecek stratejik bir sonuçla karşı karşıya kalabilir.
Görev-Risk İkilemi
Kuvvet kaybı riskini hafifletmek için kıymetli unsurları muhasımın sensör ve silah menzilinin dışında tutmak, ilk akla gelen çözümdür. Ancak bu durumda muhasımla temas kaybedilir, harekât alanı muhasıma bırakılır ve görev başarılamamış olur.
Muhasım, harekât alanında serbestçe yayıldıktan sonra bu alana tekrar giriş yapmayı denemek daha büyük kayıplara yol açabilir. Kısacası, kuvvet kaybı riski, çözülmesi zor bir ikilem yaratır. Harekât planlayıcılar bu ikilemi en basit haliyle “muhasımı onun sensör ve silah menziline girmeden etki altına alabilmek” cümlesiyle bir harekât ihtiyacı olarak ifade ederler.
Daha Çok Sayıda Platform, Daha Uzun Menzilli Sensör ve Silahlar?
Bu harekât ihtiyacının çözümünün, daha fazla platform, daha uzun menzilli sensör ve silahlarla sağlanabileceği düşünülebilir. Ancak, daha fazla konvansiyonel platforma sahip olmak, tedarik maliyetleri ve işletme giderlerine katlanılsa bile her zaman harbi kazandırıcı bir etki sağlamayabilir. Dar bir harekât alanında, muhasımın sahip olduğu avantajlar dengelenmediği sürece daha fazla konvansiyonel platform, muhasım için daha fazla hedef anlamına gelebilir. Ayrıca, daha fazla platform, daha fazla mürettebat yani daha fazla nitelikli insan gücü gerektirir ki bu da bulunması ve idamesi güç bir kaynaktır.
Daha uzun menzilli sensörler ise harekât alanındaki durumu ve gelişmeleri izleyebilmek, muhasımın hareketlerini görebilmek her zaman vazgeçilemez bir gerekliliktir. Ancak, konvansiyonel platformların radar gibi sensör sistemlerinin menzilleri genellikle görüş hattı ile sınırlıdır. Karaya konuşlu sensör sistemleri de benzer sınırlamalara tabidir. Havadan keşif ve gözetleme yapabilmek de hava üstünlüğüne sahip olmayı gerektirir.
Uzun menzilli silah sistemlerine gelince; menzilleri dar denizlerdeki harekat alanlarını kaplayabilecek gemisavar güdümlü mermiler (Anti-Ship Missiles) uzun zamandır donanmaların envanterinde. Ancak, bunlar nerede olduğunu bilinmeyen bir hedefe karşı etkisizdir. Yani bu silahları kullanabilmek için hedef bilgisi elde etmek, bunun içinde bir şekilde hedefe yaklaşmak zorunludur.
İDA’lar Bir Çözüm Olabilir mi?
“Bir deniz harekâtında kıymetli platformları ve bunların personelini, mümkün olan en az (kabul edilebilir) riskle kullanarak, irademizi karşı tarafa kabul ettirmek ve krize neden olan durumu lehimize sonlandırmak” için nasıl bir yetenek setine sahip olmak gerekir? Bu klasik sorunun cevapları da günümüzde yeniden şekilleniyor.
Örneğin, İnsansız Hava Araçları (İHA), uzun uçuş süreleri, uzun menzilli keşif ve gözetleme yetenekleri sayesinde, personel kaybı riski olmaksızın hem hedef bilgisi aktararak hem de gerektiğinde hedefleri etki altına alarak deniz harekâtına destek sağlıyor.
Ancak, bu destek, konvansiyonel suüstü unsurlarına yönelik riski azaltsa da henüz kabul edilebilir bir seviyeye indirmiyor. Çünkü suüstü unsurlarının, yüksek riskli bölgelerde fiilen bulunma ihtiyacı hala devam ediyor.
İDA’ların ise hem sahada bulunup hem de kuvvet kaptırma riskini azaltma ikilemini, maliyet, sayısal, risk alabilme, beka asimetrileri sayesinde sunmaya çözmeye aday olduğunu görüyorum. İDA’lar hem bir sensör platformu hem de bir silah platformu olarak (Kamikaze İDA’larda ise silahın kendisi) harekât alanında çok sayıda konuşlandırılabilir ve konvansiyonel unsurlara destek sağlayabilir. Bu destek de konvansiyonel unsurlara yönelik riskin yüksek olduğu senaryolarda oyun değiştirici olabilir. Konvansiyonel kuvvetlere yönelik riskin en yüksek olduğu muhasamatın başladığı veya başlamak üzere olduğu süreçte, İDA’lar, muhasım unsurları sensör-silah menzili içinde tutabilir (Şekil 4).
Böylece muhasımın ilk ateşlerini kendi üzerlerine çekerken, takip ettikleri hedeflere kendi silahları ile angaje olabilirler, hedef bilgilerini dost konvansiyonel platformlara iletebilirler. İDA’lar, İHA’ların sensör ve silah sistemleriyle desteklendiğinde daha da etkili hale gelecektir. Böyle bir senaryoda, muhasamatın sonucunu, İDA’lar sayesinde muhasamatın ilk anlarındaki yoğun ateşten ve kaotik ortamdan uzak (emniyette) kalmayı başarabilen konvansiyonel unsurlar belirleyebilir.
Keşif gözetleme ve suüstü harbi faydalı yüklerine sahip İDA’ların yanı sıra, sarf edilebilir Kamikaze İDA’lar (KİDA) da muhasımın harekât alanındaki hareket özgürlüğünü kısıtlayacaktır. Özellikle konvansiyonel senaryolarda coğrafyanın sağladığı gizlenme imkanlarından faydalanan muhasım unsurlar, ULAQ KAMA gibi bir silahın oyuna girmesi halinde bu silahın menzili dışında kalmaya çalışacaktır. Rus Donanmasının durduramadığı KİDA saldırıları karşısında daha fazla kayıp vermemek için Karadeniz’deki unsurlarını daha doğudaki üs ve limanlara kaydırmak zorunda kalması bu duruma iyi bir örnektir.
İDA’ların Karar Matrisine Eklediği Yeni Boyut
Harekât planlayıcılar, bir görevin yerine getirilmesi için planlama yaparken, durumu, düşmanın imkân ve kabiliyetlerini, dost kuvvetlerin yeteneklerini ve diğer faktörleri incelerler. Bu değerlendirmeler sonucunda görevin nasıl icra edileceğine yönelik seçenekleri ortaya koyarlar.
Operatif Karar Seçenekleri |
· Muhasım kuvvetler ile temas sağlamaya çalışmak, muhasım kuvvetlerini baskı altında tutmak, uygun olduğunda muhasım unsurları etki altına almak · Muhasım unsurlarla doğrudan temastan kaçınmak, muhasım sensör ve silah menzili dışında kalmak. Durumu tırmandırıcı faaliyetlerde bulunmamak. · Muhasımı harekât alanının dışında tutmak veya harekât alanını serbestçe kullanmasını engellemek. |
Karar süreçlerindeki değerlendirmeler sonrasında elde kalan uygun, tatbik edilebilir ve kabul edilebilir seçeneklerin sayısı genellikle çok fazla olmaz. Krizin ilerlemesiyle birlikte bu seçenek kümesi daha da daralır.
· SİDA’lar ile riskli bölgelerde keşif gözetleme yapmak · SİDA’lar ile uzun menzilli silah sistemlerine hedef bilgisi sağlamak · KİDA’lar ile muhasımın harekât alanındaki özgürlüğünü kısıtlamak · SİDA’lar ve KİDA’lar ile muhasımın liman, üs, ileri üs, gizlenme yerlerini etki altına almak · Muhasımı belirli bir süre boyunca harekât alanının belli bir bölgesinin dışında tutmak *İDA’ların Deniz Harekâtına Sağlayabileceği Operatif Seçenek Örnekleri |
İDA’ların deniz harekâtına kullanım seçenekleri, konvansiyonel kuvvetlerin kullanım seçenekleri kümesini genişletebilir ve karar matrisine yeni bir boyut kazandırabilir (Şekil 5).
Ukrayna, zaten çok zayıf olan ve savaşın başlangıcında Rusya tarafından tamamı etkisiz hale getirilen konvansiyonel deniz unsurları nedeniyle deniz harekâtında uygulanabilir seçeneklerini tükenmiş gibi görünüyordu. Ancak KİDA’ların da katkısı ile yarattığı yeni deniz harekâtı seçenekleri ile Rus deniz unsurlarının Karadeniz harekât alanındaki hareket özgürlüğünü kısıtlayan operatif bir başarı elde edebildi.
İDA’lar ile Krizi Kontrol Altında Tutmak
İDA’lar, aynı zamanda kriz kontrolü için elverişli bir vasıta olabilir: Taraf gemilerin birbirlerini silah menzilleri içinde tuttukları dar harekât ortamlarında, gemisini ve personelini koruma sorumluluğu taşıyan komutanların üzerindeki stres çok büyüktür. Bu gergin ortamda ölümcül yanlış anlamalar da ihtimal dahilindedir. Bir taraf diğer tarafın bir eylemini “düşmanca hareket” olarak nitelendirilip savunma reaksiyonlarını başlatabilir. Böyle bir durumda kriz aniden ve kontrolsüz bir şekilde tırmanarak sıcak çatışmaya dönüşebilir. Sahadaki stres ve tehlikeden uzak olan İDA operatörleri ise daha sağlıklı kararlar alabilir ve uygulayabilir. Ayrıca, içinde insan bulunmayan bir platformun kaybı, çoğu durumda krizi tırmandırmak için yeterli bir sebep olmayacaktır.
Muhasımı Daha Az Tercih Ettiği Hareket Tarzına Yönlendirmek
Muhasım taraftaki harekât planlayıcıları da doğal olarak, kendileri için en uygun hareket tarzını seçer ve uygulamak için hazırlık yaparlar. Ancak İDA’ların dahil olduğu bir oyunda, muhasım için belirsizlik de artacaktır. Öncelikle, İDA’ların varlığının kendi kuvveti için oluşturduğu beka riski görmezden gelemeyecektir. Bu risk dışlanmadıkça karşı tarafın konvansiyonel kuvvetlerini etkisiz hale getiremeye yönelik öncelikli hareket tarzını uygulayamayacak, belki de mahsurları nedeniyle daha az tercih ettiği bir hareket tarzına yönelecektir.
Bir Silah Sisteminin Asimetriklik Ömrü
SİDA ve KİDA’ların ve diğer insansız sistemlerin oyun değiştirici etkileri olabileceğini ve bu nedenle gelecekteki kuvvet yapıları içinde bulunmaları gerektiğini görüyoruz. Oyun değiştirici etkiler, SİDA ve KİDA’ların günümüzün konvansiyonel platformlarının sensör ve silah sistemlerine karşı asimetrik olmasından kaynaklanıyor. Ancak, diğer silah sistemlerinde olduğu gibi, bu asimetrikliğin de bir ömrü olacaktır (Şekil 6).
Bu nedenle SİDA ve KİDA’ların, kendi asimetri pencereleri içinde, konsept ve doktrin altyapısıyla birlikte kuvvete dahil edilmeleri etkilerinden tam anlamıyla yararlanabilmeye imkan sağlayabilir.
Diğer yandan insansız sistem teknolojisinin gelişim hızı ve erişebilirliği artıkça bu sistemlerden dost konvansiyonel unsurlara yönelik tehdit de yaygınlaşacaktır. Bu nedenle SİDA ve KİDA gibi insansız sistemlere karşı savunma yetenekleri geliştirilmesi, diğer bir deyişle bu sistemlere karşı bir simetri yaratılabilmesi de gözden kaçırılmaması gereken bir husustur. Çok yönlü ve geniş bir alan olan bu konuya müteakip çalışmalarımızda değineceğim.
Sonuç olarak, deniz harekâtında konvansiyonel unsurlara duyulan ihtiyacın devam edeceğini kabul etmemizle birlikte, insansızlık teknolojilerinin harekât alanına dahil olmasıyla konvansiyonel unsurlara yönelik risklerin arttığını da göz ardı edemeyiz. Tıpkı “zehir, panzehir” ilişkisinde olduğu gibi, bu riske karşı çözüm de yine insansız teknolojilerde yatıyor: İDA’ların, konvansiyonel kuvvetler için yüksek risk taşıyan senaryolarda destekleyici unsurlar olarak kullanılabileceği ve böylece harekâtın daha az riskle sonuçlanabileceği yapılar oluşturulabilir. Karadeniz’de İDA’ların oyunu değiştirerek operatif başarıya sağladığı katkı, Ukrayna lehine harbin (oyunun) uzamasını sağlayarak stratejik bir etki yaratmıştır.
(E) Tümamiral Hasan Özyurt,
Meteksan Savunma Yönetim Danışmanı
Kaynakça:
Bryan Clark and Dan Patt, Hedging Bets: Rethinking Force Design for a Post-Dominance Era (Washington, DC: Hudson Institute, 2024),
Tuğramiral Gökçen Fırat, “İDA’lar Oyun Değiştirici mi Oyun Uzatıcı mı?”, Türk Deniz Kuvvetleri Dergisi, Sayı: 655, Sayfa : 8, Temmuz 2024, https://www.dzkk.tsk.tr/Content/Upload/Docs/Temmuz_2024_internet.pdf.
Vego, Milan (2015) "On Littoral Warfare," Naval War College Review: Vol. 68 : No. 2 , Article 4, https://digital-commons.usnwc.edu/nwc-review/vol68/iss2/4
Hasan Özyurt, “ULAQ İDA Ailesinin Deniz Harekâtına Entegrasyonu”, MSI Dergisi, Sayı:242, Sayfa:20, Ağustos 2023.
Hasan Özyurt, “ULAQ KAMA’nın Deniz Harekatında Kullanım Düşünceleri”, Ocak 2024, https://www.meteksan.com/files/ulaq/ulaq_kama_makale.pdf
Bryan Clark and Dan Patt, Hedging Bets: Rethinking Force Design for a Post-Dominance Era (Washington, DC: Hudson Institute, 2024), https://s3.amazonaws.com/media.hudson.org/Clark+Patt+Hedging+Bets+Feb+2024.pdf.
Tuğramiral Gökçen Fırat, “İDA’lar Oyun Değiştirici mi Oyun Uzatıcı mı?”, Türk Deniz Kuvvetleri Dergisi, Sayı: 655, Sayfa : 8, Temmuz 2024, https://www.dzkk.tsk.tr/Content/Upload/Docs/Temmuz_2024_internet.pdf.
Hasan Özyurt, “ULAQ İDA Ailesi: Öngörüler ve Vizyon”, MSI Dergisi, Sayı:243, Sayfa:20, Eylül 2023.
Vego, Milan (2015) "On Littoral Warfare," Naval War College Review: Vol. 68 : No. 2 , Article 4, https://digital-commons.usnwc.edu/nwc-review/vol68/iss2/4
Maliyet Asimetrisi: İDA’lar konvansiyonel unsurlara göre çok daha düşük maliyetli platformlardır.
Sayı Asimetrisi : İDA’lar düşük maliyetleri ve konvansiyonel platformlara göre çok daha kısa zamanda üretilebilmeleri sayesinde harekât alanında çok sayıda bulunabilirler.
Risk Asimetrisi: İDA’lar insansız olmaları ve nispeten düşük maliyetleri olmaları nedeniyle konvansiyonel unsurların alamayacağı riskleri alabilirler, gerektiğinde görev için sarf edilebilirler.
Beka Asimetrisi: İDA’lar, konvansiyonel unsurlardan farklı olarak, küçük boyutları sayesinde karşı tespitten ve karşıtın uzun menzilli gemi savar güdümlü mermi hücumlarından sakınabilirler.