Angela Merkel hükümetinin görevi devretmesine çok az bir süre kala Mısır’a yönelik bazı silah satışlarına onay verdiğinin ortaya çıkması, bazı Alman siyasetçileri kızdırdı.
Alman Der Spiegel dergisinin bu haftaki haberine göre; eski Şansölye Angela Merkel yönetiminde bulunan eski Alman hükümeti, görevden ayrılmadan önce Mısır ile birkaç tartışmalı silah anlaşmasına yeşil ışık yaktı.
Dönemin Ekonomi Bakanı Peter Altmaier, yeni Şansölye Olaf Scholz’un yemin etmesinden bir gün önce 7 Aralık’ta, Federal Meclis Başkanı Bärbel Bas’a anlaşmalarla ilgili bir mektup gönderdi.
Singapur ve Mısır’a Yönelik Olaylar
Mektuptaki silah anlaşmaları, Thyssenkrupp Marine Systems’in Mısır’a üç adet MEKO A-200 EN firkateyn teslimatını ve Diehl Defence’den 16 adet IRIS Hava Savunma Sistemi tedarikini kapsamakta.
İlaveten Spiegel’in elinde bulunduğunu iddia ettiği mektup, Thyssenkrupp’un Singapur’a 218 G tipi bir denizaltı satışını da içeriyor. Bu üç anlaşmanın, şansölyenin yanı sıra maliye bakanı gibi birkaç bakanı da içeren Federal Güvenlik Konseyi tarafından onaylandığı aktarılmakta.
Thyssenkrupp tersanesi tarafından üretilen MEKO A200 fırkateyni; hava savunma harbi (AAW), denizaltı savunma harbi (ASW) ve suüstü harbi (ASuW) görevlerini yerine getirebilmektedir.
Toplam uzunluğu 121 metre olan MEKO A200; 16.3 metre genişliğe, 4.4 metre drafta, 3.700 ton deplasmana, 29+ knot hıza ve 16 knot hız ile 7.200 deniz mili menzile sahiptir. CODAG tahrik sistemine sahip olan gemi; 127 veya 76 milimetrelik baş topu, çeşitli makinalı tüfekler, 8 adet gemisavar füze, 32’li dikey atım sistemi, iki adet torpido tüpü, 3 boyutlu arama radarı, atış kontrol radarları, sonar ve dekoy sistemleri ile donatılmıştır.
Alman siyasetçi ve Hristiyan cemaatlerden tepki gecikmedi
Silah anlaşmalarının ifşa edilmesi, bazı Alman siyasi liderlerde öfkeye yol açtı. Yeşiller Partisi Milletvekili Agnieszka Brugger, önceki hükümetin bu “son dakika” hareketinin siyasi bir hesap olduğunu ifade ederek “biz Yeşiller Partisi için böyle bir kararın mümkün olmayacağının açıkça farkındaydılar.” dedi.
Anlaşmalara bir eleştiri de Merkel ile beraber 16 yıl ülkeyi yöneten Hristiyan Demokrat Birliği (CDU) için önemli bir oy bloğu olan Alman Hristiyan cemaat liderlerinden geldi.
Protestan ve Katolik kiliseleri tarafından oluşturulan Kiliseler ve Gelişme Ortak Konferansı (GKKE)’nın hem Katolik hem de Protestan liderleri, Avrupa’nın bir bütün olarak dış ülkelere özellikle de BAE ve Suudi Arabistan’a fazla silah ihraç ettiğini söyledi.
Katolik din adamı Karl Jüsten “Ortak Avrupa Dış ve Güvenlik Politikasını ciddiye almak isteyen herkes, silahların kontrolüne ilişkin yasal olarak bağlayıcı AB düzenlemesi gibi tutarlı bir kısıtlayıcı silah politikası izlemeli” dedi.
Alman hükümeti, 2020 yılında silahlar için 5,82 milyar avroluk (6,59 milyar $) bireysel ihracat lisansı verdi. Bu rakamın yarısı, NATO ve Avrupa Birliği dışındaki “üçüncü ülkeler” olarak adlandırılan silah izinlerinden oluşuyor.
SPD, Yeşiller ve FDP arasındaki yeni Alman hükümetinin özellikle Yemen savaşına dahil olan ülkelerle ilgili olarak “kısıtlayıcı bir silah ihracatı politikası” uygulamakta anlaştıkları ifade ediliyor. Karar ise GKKE tarafından olumlu karşılandı.
GKKE ve Türkiye
Kiliseler ve Gelişme Ortak Konferansı (GKKE), yayınladıkları raporlarla yıllardan beri bir takım silah satışlarına itiraz etmekte. Ülkemize karşı da “Türkiye, silah ticaretinde muhatap kabul edilmesin” şeklinde görüşleri mevcut.
ÖNERİLEN İÇERİK: Almanya, Artan Rus Tehdidine Rağmen Ukrayna’ya Silah Satmıyor
KAYNAK: SavunmaSanayiST.com, DW
