Milli Savunma Bakanı Hulusi AKAR, Sakarya’nın Arifiye ilçesinde bulunan Tank Paleti Fabrikası hakkındaki iddialara ilişkin olarak açıklamalarda bulundu.
Bakan AKAR tarafından yapılan açıklamada, “Bunu sadece askeri fabrikalar yapacak gibi bir kayıt yok. Burada önemli olan Silahlı Kuvvetlerimizin ihtiyaçlarının kara, deniz, hava harp araç ve gereçlerinin ve bunların mühimmatının bir bütün halinde ülkemiz tarafından karşılanması, yerli ve milli olarak karşılanmasıdır. Esas olan budur” diye konuştu. Bunun anlaşılmasının gerekliliğini vurgulayan AKAR, şunları söyledi:
“Buradaki bir fabrikanın sermayesi, ekonomik durumu, ortakları bir tarafa bizim için bunun Türkiye’de üretilmesi esas. Artık dünyada hiçbir şekilde saf, sadece o ülkeye ait bir sermaye olur mu? Var mı böyle bir şey? Yok. Biz dışarıdan sermaye gelsin istemiyor muyuz? Dolayısıyla burada ABD’liler, Avrupalılar, Orta Doğu’dan Katar dahil herkes getiriyor. Biz kimseye muhtaç olmadan kendi harp araç ve silahlarımızı ve bunların mühimmatını yerli ve milli olarak burada yapmaya çalışıyoruz.”
Geçmişte Türkiye’nin ürettiği İHA ve SİHA’ların olmadığını, TSK’nın tank ve toplarının yabancı ülkelerde modernizasyonun yapıldığını hatırlatan Akar, şunları kaydetti:
“Bunların ayrıntısının bilinmesi lazım. Ayrıca ‘tank ve palet’ değil, tank paleti fabrikası. Orada tank yapılmıyor, tank paleti yapılıyor. Şimdi Cumhurbaşkanımızın bizzat yaptığı teşebbüslerle tank yapar hale gelmeye çalışıyoruz. Türkiye olarak çalışıyoruz. Biz de TSK olarak hiçbir şekilde hakkımızdan, hukukumuzdan vazgeçmeden, MSB olarak mülkiyetimizden vazgeçmeden, özel sektörle beraber çalışmanın gereği neyse ona göre mevcut hukuk sistemi içinde destek sağlıyoruz. Arifiye’deki fabrikanın mülkiyeti Bakanlığa ait. Bu konuları herhangi bir şekilde siyasi konu, siyasi polemik malzemesi yapmamanın çok daha uygun olacağı kanaatindeyim.”
Kaynak: SavunmaSanayiST.com
Bu konuda yapılan tartışmaları anlayamıyorum. Hamamın namusu böyle mi kurtarılacak ? Örneğin
bir Hollanda veya Kanada firmasına satılsa, bu kadar kıyamet kopacak mıydı ? Özelde Katar’a neden
bu kadar hassasiyet gösteriliyor ? Palet fabrikasının yüksek teknoloji ürettiğini, kilit bir endüstri olduğunu düşünmüyorum. Hem bunu alan onu taşıyıp Katar’a mı götürecek ? Daha neleri sattık, daha neleri satacağız. Onlarda para bol , bizde hep kıt. Bir aralar da “Boğaz Köprüsünü satarım, hayır sattırmam” tartışması gündemi meşgul etmişti. Neden böyle herşeyin cılkını çıkarıp magazin basını
seviyesine indirmeye bu kadar meraklıyız ki ? Bugünkü bir gazetemizde yarış atlarımızın spermlerinin
Katar`a satıldığı haberi var. Ciddi olmasak da ciddiymiş gibi görünmeye çok önem veririz, “netekim”.