Kale Arge tarafından geliştirilen KTJ Serisi Turbojet Füze Motorları, 2 ülkeye ihraç edilecek. Gelişmeleri, Kale Grubu Başkanvekili Osman Okyay aktardı.
SavunmaSanayiST.com’un sorularını yanıtlayan Osman Okyay, “Savunma sanayii sektöründe özellikle kompleks ürünlerin geliştirildiği, üretildiği sektörlerde neredeyse geliştirme fazı kadar zorlayan ikinci faz, seri üretime geçiş fazıdır.
Biz bugün hakikaten motorlarımızda seri üretime geçmiş olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Yani geliştirme fazı tamamlandı, seri üretime geçiş fazı tamamlandı ve biz seri üretim yapabilir hale geldik. Bu bizi hakikaten son derece memnun ediyor.” dedi.
Okyay konuşmasında şunları söyledi:
Kale Arge’de Üretim Kapasitesi Artıyor
Belli bir kalite seviyesinde ve belli bir teslimat başarısıyla bu motorları üretebiliyor olmak bizim için çok önemliydi, önemli bir hedefti. Bu yıl o anlamda Kale Arge için önemli bir dönüm noktası oldu, önemli bir yıl oldu.
Bu yıl ilk defa düzenli olarak seri üretim yaptık. Bundan sonra da kapasite artışlarıyla devam edecek.
Şu anda biraz da dünya konjonktürü dolayısıyla da savunma sanayii yatırımları her ülkede artarak devam ediyor. Ülkemizde de tabii aynı şekilde. Bu da tabii yine savunma sanayinin bir ürünü olan seyir füzeleri, jet dronelar, kamikaze dronelar vs. gibi silah sistemlerini, yani bizim motorlarımızın hitap ettiği silah sistemlerinin de üretimlerinin artışına sebep oluyor. Dolayısıyla bu da bizim motor talebi olarak yansıyor. O yüzden bir kapasite artırımı önümüzdeki 2 – 3 sene boyunca devam edecek gibi görünüyor.
Jet motoru aldığımız ülkelere jet motoru satar hale geldik
Motorlarımızdan özellikle 3200 sınıfı, 1750 sınıfı motorlarımızın seri imalatları şu anda Kale Arge tesislerimide devam ediyor. Seri imalat derken motorun üretimi ve testi, fabrika kabul testleri arka arkaya yapılıyor ve daha sonra müşterimiz konumunda olan özellikle Roketsan firmamıza teslimatları gerçekleştiriyoruz. Dolayısıyla Türkiye bu anlamda da bu alanda da önemli bir dönüm noktasını aştı diyebiliriz.
Jet motorları takdir ederseniz ki çok kısıtlı sayıda ülkenin soyunabildiği bir alan. Çok şükür ülkemiz de bu alanda söz sahibi olmaya doğru gidiyor. Dolayısıyla aslında ülkemiz geçmişte bu alanda çok dışa bağımlıydı. Yani tamamen dışa bağımlıydı. Şimdi öyle bir noktaya geldik ki, bunda bizim de çorbada küçük bir tuzumuz var ama biz artık daha evvelden jet motoru tedarik ettiğimiz ülkelere jet motoru satabilir hale geldik. Bu çok çok önemli bir gelişme.
Jet motorunu yapamamış ülkelere jet motoru satmakla, jet motorunu yapmış ama yine de sizin motorunuzu tercih eden ülkeler olması başka bir şey söylüyor, başka bir şey ifade ediyor. Dolayısıyla yapmış olduğunuz motorların aslında dünya pazarlarındaki başarısından bahsediyoruz. Yani gerçekten şu ana kadar geliştirmiş olduğumuz motorların hepsi kendi sınıfında en iyi özelliklere sahip motorlar. Bu zaten, bu motorları yapabilen ülkelerden bile sipariş almamıza ya da en azından ilgi olmasına sebep veriyor.
Türk Füze Motorları 2 ülkeye ihraç edilecek
İhracat anlamında şu anda çok sıcak gelişmeler var. Şu anda iki ülkeyle sonuçlanmak üzere ihracatımız. Her ikisinden de olumlu olarak, sözel olarak olumlu şeyleri aldık. Muhtemelen işin anlaşma vesaire kısımları da çok yakında bitecektir.
Gelişmiş ülkeler de var aralarında. Ve sırada başka ülkeler de var. Ama tabii ki önceliğimiz kendi projelerimiz. Dolayısıyla onlara hiçbir şekilde halel getirmeyecek şekilde o seri üretimleri tamamen destekledikten sonra geri kalan kapasitemizin ihracatının peşinde de koşuyoruz tabii. Çünkü ülkemize de bir döviz getirisi olacaktır.
Çok kalifiye bir ürünün ihraç ediliyor olması ülkemizin aslında hakikaten yurt dışındaki imajına da destek olan bir iş olacaktır. O yüzden bunun ihracatına da gerekli önemi veriyoruz.
Milli ve Özgün Sistemlerin Gelişimi
Biz 1987 senesinden beri savunma sanayiinde faaliyet gösteren bir firmayız. Hatta ilk projemiz çok uluslu Stinger füzelerinin parçalığının üretimi şeklindeydi. 1987 senesinde başlayan projemiz buydu. Ondan sonra Kale Grubu olarak bu alanda iki yol izledik. Bunlardan tabii ki birincisi ve en önemlisi milli ve özgün sistemler geliştirmek ve tasarlayıp geliştirip üretmek. Bunlara hafif silahları ve turbojet motorlarını çok güzel örnek verebiliriz.
Daha evvelki yıllarda başka sistemlerle de uğraştık. Roket füze rampaları geliştirdik ve ürettik. Dolayısıyla bu bizim zaten olmazsa olmazımız. Yani bu ülkede ne yapabiliyoruz bizim için çok kritik bir şeydir, hedeftir. Ama onun yanında çok uluslu projelerde rol almaya da devam ettik. Bu aslında bu sektörde iş yapan herhangi bir firma için önemli bir kabiliyet yine. Çünkü sektörün içinde oyuncu olarak kalmaya devam ediyorsunuz, ilişkilerinizi kuruyorsunuz, ilişkilerinizi geliştiriyorsunuz. Ve o ilişkiler size ileride pazar olarak dönebiliyor.
Hiçbir ülke savunma sanayini sadece kendi ihtiyaçları için kurmaz. Herhangi bir ülkenin kendi ihtiyaçları çoğunlukla savunma sanayindeki bir ürün grubunu yaşatmaya yetmeyebilir. Siz bir uçak yapıyorsanız onu mutlaka yurtdışına satmayı da planlamanız gerekiyor, satabiliyor olmanız gerekiyor. Dolayısıyla bu sektörde uluslararası ilişkiler son derece önemli.
O ilişkileri oluşturmak ve yaşatmanın bir yolu da dediğim gibi çok uluslu projelerin parçası olarak kalmak. Kale Grubu daha evvel işte F-35 projesi başta olmak üzere birçok çok uluslu projenin oyuncusu olmaya devam etti. Bu şekilde de uluslararası ilişkilerini sürdürmeye devam etti. Bunların hepsinin de şeyini biz yeni geliştirdiğimiz ürünlerin yurtdışı pazarlaması sırasında hissediyoruz bunların hepsinin faydasını.
Kaynak: SavunmaSanayiST.com
