
Baltık Denizi’nde uluslararası hava sahasında yaşanan tehlikeli bir karşılaşma, bölgedeki tansiyonu arttırdı. Fransız Donanması’na ait Atlantique 2 (ATL2) tipi Deniz Karakol Uçağı’na, Rus Donanması’na ait bir platform tarafından radar kilidi atıldı.
Olay, NATO’nun Baltık Denizi’ndeki hassas altyapıyı korumak amacıyla yürüttüğü Baltık Sentry Operasyonu sırasında meydana geldi. Fransa Genelkurmay Başkanlığı, ATL2’nin rutin keşif uçuşu yaptığı sırada radar kilidi atılmak suretiyle hedef alındığını doğruladı. NATO ve Fransız askeri kaynakları, bu radar kilidini “simüle edilmiş öldürme zinciri” olarak tanımladı.
ATL2’nin hangi platform tarafından hedef alındığı netleşmemiş olsa da bu olay NATO hava devriyelerinin sıkılaştırılması çağrılarını yeniden gündeme getirdi.
Fransız ATL2 uçağına, bir Rus donanma birimi tarafından atış kontrol radarıyla kilit atıldığı belirtilirken, Fransa Silahlı Kuvvetleri yetkilileri şu açıklamada bulundu: “Bu tür gösterişli ve gereksiz şekilde saldırgan eylemler, açıkça uluslararası alanlarda seyrüsefer özgürlüğünü engelleme niyeti taşıyor. Buna rağmen, mürettebatımız en üst düzeyde profesyonellikle ve gerginliği tırmandırmama amacıyla görevine devam etti. Bu tür olaylarla sürekli karşılaşmamıza rağmen görevlerimizi aksatmadan sürdürüyoruz.”
Bu, Fransız devriye uçaklarının bölgede ikinci kez radar kilidine maruz kalması anlamına geliyor. 15-16 Ocak tarihlerinde benzer bir olay yaşanmış ve bir başka ATL2 uçağı, büyük olasılıkla Kaliningrad’da konuşlu Rus S-400 Triumf hava savunma sistemi tarafından hedef alınmıştı.
Kaliningrad’ın stratejik önemi
Polonya ve Litvanya arasında yer alan Kaliningrad, Rusya’nın Baltık kıyısındaki en önemli askeri bölgelerinden biri. Bölgede yoğun şekilde karadan havaya füze sistemleri, elektronik harp birimleri ve gemisavar füzeleri konuşlandırılmış durumda.
Doğrulanmamış bazı raporlara göre, son olay sırasında Fransız ATL2 uçağı elektronik harp saldırısına (EW) da maruz kalmış olabilir. Rus sistemlerinin, uçağın navigasyon ve hedefleme sistemlerini karıştırma veya yanıltma girişiminde bulunduğu öne sürülüyor.
Rusya’nın elektronik harp sistemleri, modern hibrit savaş doktrininin temel unsurlarından biri olarak değerlendiriliyor ve genellikle doğrudan çatışma başlatmadan kararlılık gösterisi yapmak amacıyla kullanılıyor.
Baltık Denizi’nde askeri hareketlilik artıyor
Rusya’nın 2014 yılında Kırım’ın ilhak etmesi ve 2022 yılında Ukrayna’yı işgal etmesinden bu yana, Baltık Denizi Avrupa’nın en jeopolitik olarak hassas deniz bölgelerinden biri haline geldi. NATO, olası askeri saldırıları ve deniz altı altyapısına yönelik sabotaj girişimlerini önlemek amacıyla bölgedeki hava ve deniz konuşlanmasını artırdı.
Bu kapsamda istihbarat, gözetleme ve keşif (ISR) uçuşları ile denizaltı devriyeleri de sıklaştırıldı. 2024 yılının Kasım ayında Almanya Donanması’na ait Nordrhein-Westfalen fırkateyni, Baltık Denizi’nde bir Rus donanma korveti ve sivil bir tankerin geçişini izledi. Görev sırasında, bir Alman NH90 Sea Lion helikopteri, konvoyu denetlemek üzere yaklaştığında Rus mürettebat, standart askeri iletişim kanallarını kullanmak yerine işaret fişekleri ateşledi. Bu hareket, NATO’nun izleme protokollerine karşı bir uyarı veya caydırma girişimi olarak yorumlandı.

Rus hava kuvvetlerinin artan faaliyetleri
2023 yılının Temmuz ayında Rus Su-35 savaş uçakları, Suriye üzerinde Amerikan MQ-9 Reaper insansız hava araçlarını ve Fransız Rafale savaş uçaklarını tehlikeli manevralarla takip etti. Bu olaylar, Moskova’nın hava sahasını bir baskı unsuru olarak kullandığı yönündeki iddiaları güçlendiriyor.
ATL2: Fransa’nın stratejik deniz devriye uçağı
Dassault Atlantique 2 (ATL2), Fransız Donanması’nın Atlantik, Akdeniz ve Baltık’ta stratejik gözetleme görevlerini yürüten ana keşif platformlarından biri konumunda.
Uçak, denizaltı savunma harbi (ASW) ve suüstü savaşına (ASuW) yönelik olarak tasarlanmış olup gelişmiş sensörleri, silah sistemleri ve iletişim ekipmanlarıyla donatılmış durumda.
ATL2’nin teknik özellikleri şöyle:
- Uzunluk: 31.7 metre
- Kanat açıklığı: 37.4 metre
- Motorlar: 2× Rolls-Royce Tyne turboprop
- Hız: 650 km/s üzeri
- Menzil: 9.000 km’ye kadar
- Havada kalma süresi: 14 saat kesintisiz uçuş
- Mürettebat: 12 kişi
Uçak, aktif radar sistemleri, kızılötesi tarayıcılar, manyetik anomali dedektörleri ve gelişmiş elektronik harp ekipmanları ile donatılmış olup ISR misyonlarının yanı sıra taarruz görevleri de gerçekleştirebiliyor.
ATL2; MU90 torpidoları, AM39 Exocet gemisavar füzeleri ve deniz mayınları taşıyabiliyor. Bu sayede hem suüstü hem de denizaltı tehditlerine karşı yüksek hassasiyetle müdahale edebiliyor
Kaynak: SavunmaSanayiST.com / defencesecurityasia