İran Donanmasını ciddi bir tehdit yapan denizaltılarla tanışalım

Roketsan-ATMACA-Banner

Washington ile Tahran arasında her hafta yeni bir diplomatik kriz çıkıyor. Bu krizden ötürü sürekli diplomatik tehdit ve askeri tehditler iki taraf arasında gidip geliyor.

2019 yılında İran Devrim Muhafızları Komutanı Tümgeneral Hüseyin Salami, İran Parlementosu’nda Amerikan uçak gemilerinin savunmasızlığının ABD ordusunun Basra Körfezi’ndeki İran gücüne saldırmasını engelleyeceğine dair güven veren bir konuşma yaptı. Bu konuşma, kuşkusuz İranlı yetkililer ve devlet medyası tarafından köpürtüldükçe köpürtüldü.

STM Banner

Fakat insanların aklında şu soru oluştu: İran’ın konvansiyonel gücü ne kadar ve İran ordusu gerçekten bir ABD saldırısına karşı etkili bir şekilde direnebilecek mi?

Genelde İran Hava Kuvvetleri ve balistik füze kabiliyeti popüler olarak tartışılsa da İran’ın denizaltı gücünün de irdelenmesi gerekir.

İran’ın denizaltı gücünün İran Deniz Kuvvetleri’ndeki yönü çok önemlidir. İran’ın  operasyonel korvet ve fırkateynlerinin toplamı 10 civarındayken, İran’ın 34 civarında denizaltısı bulunuyor. Bunların çoğunluğu mini/cüce tipinde denizaltılardır. Bu cüce denizaltıların birkaç tanesi Kuzey Kore üretimi Yugo sınıfından iken, 20-25 civarı Yugo sınıfının yerli üretimi/klonu diyebileceğimiz Ghadir sınıfıdır. Ghadir sınıfı gemiler 533 mm lik Doğu Bloğu torpido tüplerine sahiptir.

Yakın zamanlarda ise İran yerli olarak ürettiğini iddia ettiği Fateh sınıfı gemilerini tanıttı. Fateh sınıfı, 600 tonluk deplasmanıyla mini denizaltı sınıfı Ghadir ile geleneksel denizaltı sınıfına ait olan Kilo sınıfının arasında bir deplasmana sahip. Ek olarak Fateh sınıfı İran denizaltılarında standart olan 533 mm lik torpido kovanlarına sahiptir. Buna ek olarak İran devlet medyası, Fateh sınıfının denizin altındayken gemi-savar füze ateşleyebileceğini de iddia ediyor.

İran’ın denizaltı gücü donanmasının belkemiğidir. İran’ın özellikle Ghadir ve Yugo sınıfında nitelikten ziyade nicelik mantığıyla bir doktrin ortaya koymaktadır. Tahran’ın Körfez bölgesindeki jeopolitik yatırımı göz önüne alınır ise bu doktrinin devam edeceğini söylemek mümkün. ABD Donanması’nın karşısında pek şansı olmasa da denizaltılar Hürmüz Boğazı’nı kapatmak ve Basra Körfezi’ndeki ABD Donanması’na bir kerelik sürpriz saldırı düzenlemek amacıyla kullanılma potansiyeline sahip. Ayrıyeten olası bir anti-access/area-denial (A2/AD) durumunda İran’ın elindeki en önemli kart olacaktır.


National Interest

TUALCOM Gif Baner   Sarsılmaz

Bir Yorum

  1. Sn Ayyıldız’a teşekkürler. Konu iyi toparlanmış. Belki biraz eksik kalan kısmı İran’ın elindeki Nuh gibi,Tarık gibi 2500 tonluk Kilo sınıfı denizaltılar, ki her biri de ortalama 30 yaşında. Ben de yazar gibi bu platformların önemli bir sorun teşkil etmeyeceğini düşünüyorum. Öte yandan başka ne yapabilirler ki? Sürpriz ve münferit saldırı imkanları elbet olabilir ise de bu “postu pahalıya satmak” raddesine bile gelemeyecek. Gene de ellerindeki kısıtlı imkanlarla birşeyler yapmaya çalışıyorlar. Hangi ülke insanı olursa olsun, sıradan insanların tek derdi var : daha iyi tüketmek.Belki bir de sağlık. Demokrasi, insan hakları filan listenin sonlarında. İran halkı da mutsuz, çünkü kıtlık var, arzuladıkları gibi tüketemiyorlar. Elbette ki Amerika onların deyimiyle “başşeytan”‘ ama ülkeyi yönetenlerin onca senedir, hiç mi kabahatleri yok ? Ben atom bombasını yakında yapıp ellerini güçlendireceklerine inanıyorum. Kasr-ı Şirin’den beri savaşmadığımız atomlu bir İranın Türkiye’ye direkt bir tehdit olmayacağına inanıyorum. Onlar yaparsa, bizim de sıramızın gelmesinin normal olduğunu düşünüyorum. Soru: bunun bedelini ödeyebilecek miyiz ? Konuya dönersek, şanlı İran donanmasının Amerika’yı kara kara düşündürdüğüne de kimse inanmıyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu