Mısır Kara Kuvvetleri ne kadar güçlü?

Roketsan-ATMACA-Banner

Darbeci General Sisi yönetimindeki Mısır ile Türkiye’nin çıkarları, başta Libya ve Doğu Akdeniz olmak üzere birçok konuda çakışmaya başladı. Mısır’ın sert tavırları üzerine ipler neredeyse kopma noktasına geldi ve Sisi açık açık ülkemize karşı diş göstermeye başladı. Bu olayların üzerine birçoğumuzda Mısır’ın ne kadar güçlü bir orduya sahip olduğuna yönelik bir soru oluştu. Biz de bu yazımızda kafamızda oluşan bu soruyu kara kuvvetleri üzerinden gidermeye çalışacağız.

Öncelikle rakamlar ile Mısır Kara Kuvvetleri’ni nicelik olarak inceleyelim. Mısır ordusunda 2020 yılı itibari ile 315 bin aktif, 375 bin yedek asker bulunmaktadır. Tam olarak ne kadarı kara kuvvetlerinde görev yaptığı bilinmemekle birlikte yaklaşık %35’lik kısmını profesyonel askerler oluşturmaktadır. Kara Kuvvetleri’nin şövalyeleri olan tanklar konusunda Mısır oldukça büyük bir envantere sahiptir. 1160 adet M1A1 Abrams, 850 adet M60A3, 300 adet M60A1, 260 adette Ramses 2 tankı aktif olarak Mısır Kara Kuvvetleri’ne hizmet etmektedir. Mevcut tanklarına ek olarak 2017 yılında Rusya’dan 400+100 olmak üzere toplam 500 adet T-90MS tankı sipariş edilmiş ve önümüzdeki yıllarda montajı Mısır’da yapılarak teslim edilmeye başlanacaktır.

STM Banner

Zırhlı Muharebe Aracı envanterini Hollanda ve Belçika’dan temin edilmiş YPR-765 PRI ve BMP-1’ler oluşturmaktadır. Sayılarla bahsetmek gerekirse 390 adet Hollanda’dan 640 adet Belçika’dan satın alınan YPR-765 PRI ve 200 adet Sovyetler Birliği’nden kalma BMP-1’ler mevcuttur.

mısır kara kuvvetleri envanteri, mısır ordusu tank envanteri, mısır ordusu gücü, mısır tankları, mısır tank sayısı, ypr-765 pri apc

Zırhlı Personel Taşıyıcı envanterine göz atacak olursak birçok ülkede olduğu gibi oldukça yüksek sayıda M113’ler bizi karşılamakta. 2000 adet olan M113 araçlarının çoğuna 12.7mm M2 Browning makinalı tüfek takılıdır. 250 adet Sovyetler Birliği’nden kalma BTR-50’nin yanı sıra Çekoslovakya’dan kalma 250 adet OT-62A TOPAS Zırhlı Personel Taşıyıcı envanterinin paletli araçlar bölümünün geri kalan kısmını oluşturmaktadır. Tekerlekli ZPT’lere gelecek olursak 1310 adet yine Sovyetler Birliği’nden kalma çeşitli BTR tiplerinin 3 farklı varyasyonu olan BMR-600, Fahd,Walid araçları ve Amerikan yapımı 1040 adet M1151 HMMWV, 375 adet M1114 HMMWV araçları mevcuttur. MRAP (Mine Resistant Ambush Protected – Mayına karşı dayanıklı ve pusuya karşı etkin koruma) sınıfı araç olarak ise 930 adet Amerikan MRAP’ı mevcuttur. Bu rakamın 12 adetini MaxxPro, 468 adetini Caiman CAT II ve 450 adetini RG-33L araçları oluşturmaktadır.

Füze ve Roket Sistemleri’ni incelediğimizde ise Kısa Menzilli Balistik Füze sınıfında Scud füzelerinin varlığını görüyoruz. Mevcut Scud-B füzelerinin sayısı bilinmese de Kuzey Kore yardımı ile geliştirilen, menzili 300’den 450 kilometreye çıkarılan, yeni bir füze ve Scud fırlatıcısından oluşan Project-T olarak adlandırılan sistemden ise yaklaşık 100 adet üretildiği bilinmektedir. Scud varyantlarının yanı sıra 70 kilometre menzilli Frog-7 ve 80 kilometre menzilli Sakr-80 füzeleri de mevcuttur. Oldukça eski olan Scud varyantları sahip oldukları 300-450 kilometre menzil ve eski teknoloji ile ülkemizi vurabilme adına herhangi bir tehdit oluşturmamaktadır.

Çok Namlulu Roketatar sınıfında ise eski Sovyet ürünlerini dışında 36 adet 130mm Güney Kore menşeili K-136 sistemi, 45 adet Amerikan M-270 sistemi ve bu sistem üzerinden geliştirip Mısır tarafından üretilen 20 adet Sakr-45 sistemi mevcuttur. Menzil olarak ise M270 ve Sakr-45’ler 45 kilometre menzile sahip olup K-136 roketleri ise 36 kilometre menzile sahiptir. Topçu sistemlerine baktığımızda ise 144 adet 203mm M110, 200 adet M109A5, 164 adet M109A2/A3 sistemleri bulunmaktadır.

mısır kara kuvvetleri envanteri, mısır ordusu tank envanteri, mısır ordusu gücü, mısır tankları, mısır tank sayısı

Mısır Kara Kuvvetleri’nin bel kemiğini oluşturan sistemlerini sayı olarak inceledik fakat gelişen teknoloji ile paralel olmak üzere niceliğin önemini niteliğin aldığını hepimiz görmekteyiz. Peki ya nitelik olarak Mısır kara gücü hangi düzeyde?

Nicelik olarak incelediğimiz sıraya göre devam ederek tanklardan başlayalım. M1A1 tanklarının bir bölümü ABD’nin Ortadoğu’da yürüttüğü operasyonlarda yıpranan, zarar gören ve geri götürülme masrafına değmeyen tanklardan oluşmakta iken bir bölümü ise sıfır üretimdir. Sıfır üretim olmayanlardan hiç kimse bir fayda göremeyecektir. Bu tankların geri götürülmemesinin en büyük sebebi çöl ortamında gaz türbinli motora sahip olmasından dolayı güç grubunun ağır zarar görmesi ve savaşta büyük badireler atlatmış fakat yeniden göreve çıkabilecek düzeye getirilmiş olmasıdır. Sıfır tanklara bakacak olursak M1A1 tankları M289A3 sabotları ile tanklar için büyük bir tehdit oluşturmakta olsa bile Mısır coğrafyasında ayakta kalabilecek, başarılı olabilecek tanklar değildir. Her ne kadar Suud M1A2-S’leri Yemen’de kendilerini yeniden kanıtlamış olsa da M1A1 tanklarının Irak’ta her ne kadar Sovyet tanklarını paramparça etse de asimetrik harp koşullarında çuvalladığını hepimiz çok iyi hatırlıyoruz. Maksimum verim alınabildiği taktirde bir tehdit olabilecek iken çok daha düşük verim alınabileceğinden ötürü büyük bir tehdit yaratmamaktadır.

M60A3 ve M60A1 tanklarını yakından tanıyan ve aktif olarak kullanan bir ülkeyiz. Az çok yapabileceklerinin farkındayız ve bizim için büyük bir tehdit oluşturmamaktadır fakat hem M1A1’ler hem M60 serisi tankların sayısı çok fazladır ve bu rakamsal güce saygı duyulması gerekmektedir.

Asıl tehdit ise Rusya’da kendini kanıtlayan T-90A ve T-90S tanklarının daha gelişmiş versiyonu olan T-90MS siparişidir. Rusya’nın T-90 serisi tanklar içinde en gelişmiş versiyonu olan T-90MA Provy-3’ün ihracat versiyonu olan bu tank, ALTAY tankımıza kavuşmamıza kadar bizim için önemli bir tehdit olacaktır. Relikt ERA ile yüksek reaktif korunmaya sahip bu tanklar asimetrik harpte çok başarılıdır. Suriye’de birçok T-90A kaybı yaşansa da ATGM cehennemi olarak adlandırılan bir bölgede ayakta kalabilmeyi başaran en iyi tank olmuştur. Hafif olması ile zorlu Mısır coğrafyasında Amerikan tanklarına göre çok daha verimli kullanılabilecektir. Doğu Avrupa düzlüklerinde NATO tanklarını karşılamak, Avrupa içlerine doğru yapılacak bir saldırıyı gerçekleştirebilmek için tasarlanmış olsa da yapılan çalışmalarla dünyanın birçok bölgesinde, Hindistan’da, Ortadoğu’da, Kuzey Afrika’da görev alabilmesi için gerekli adaptasyonlar sağlanmıştır. Sahip olduğu 125mm’lik 2A46M-5 topu ve Svinets-1 mühimmatı ile 2 kilometrede 800mm’ye kadar RHA delebilmektedir. Sahip olduğumuz Leopard 2A4’leri ve gelecekte kavuşacağımız ALTAY ile karşılaştığında ön kule yanak bölümleri dışında birçok bölgeyi tehdit edebilecek delme kapasitesine sahiptir.

Leopard 2A4 tankları ile kıyaslandığında çok büyük bir üstünlüğe sahip olmasa da ALTAY karşısında diz çökmeye mahkum olsa da yine nicelik güç ile birleştiğinde saygı duyulması ve önlem alınması gereken bir durumdur.

mısır kara kuvvetleri envanteri, mısır ordusu tank envanteri, mısır ordusu gücü, mısır tankları, mısır tank sayısı

Birçoğunuzun daha önce duymadığı Ramses-2 tankı ise Amerika’da tasarlanan M60A3 ekipmanları ile modernize edilmiş T-54 tankıdır. T-54 tankına göre 8 ton daha ağırdır. Bu ağırlık artışının temel sebebi ise tanka eklenen M68 topu ve bu eklentinin gerektirdiği taret modernizasyonudur. M60A3 tanklarına kıyasla daha az tehdit oluşturmaktadır. Gerekmedikçe sahada kullanımı büyük bir risk teşkil etmektedir.

Zırhlı Muharebe Aracı ve Zırhlı Personel Taşıyıcı envanterini nitelik olarak inceleyecek olursak, sağlam MRAP sınıfı araçları dışında dayanıklılık açısından herhangi bir elle tutulur yanı bulunmamaktadır. Suriye’de defalarca avladığımız BMP-1’ler, çok basit modernizeler yaşamış M113’ler, savaş alanında hele ki Türk ordusu karşısında varlık gösteremeyecek seviyededir. Bir tek YPR-765 PRI araçları bizim ZMA-15 araçlarımıza rakip olabilecek düzeydedir ki kısa zaman sonra mevcut ZMA-15’lerimiz 2 seviye daha atlayacaktır. Bu alanda niteliği belirleyen en önemli etmenlerden birisi olan elektronik donanım olarak da Mısır araçları oldukça geridedir.

Füze ve Roket Sistemleri’ne baktığımızda ise nitelik olarak oldukça başarılı, kendini kanıtlamış ürünler yüksek rakamlarda olmasa da Mısır kara ordusuna hizmet etmektedir fakat menzil ve CEP (Dairesel Hata Olasılığı – Hassasiyet) değeri olarak oldukça yetersizlerdir. Üstelik bizim sahip olduğumuz yerli üretim kapasitesine ve gerçekleşebilecek olası zayiatları telafi edebilme becerisine sahip olmamaları da oldukça az sayıda olan bu sistemleri uzun süreli bir çatışmada tehdit olmaktan çıkarmaktadır. Topçu sistemlerinde ise M109A5 Paladin ve M110 topları piyadenin ihtiyaç duyacağı ateş gücünü karşılayabilecek etkiye ve menzile sahiptir. Nitelik olarak Fırtına obüslerimiz ile yakın seviyede olsa da füze ve roket sistemlerinde olduğu gibi yine yerli üretim imkânı olmadığından dolayı elleri kolları bir anda bağlanabilir.

mısır kara kuvvetleri envanteri, mısır ordusu tank envanteri, mısır ordusu gücü, mısır tankları, mısır tank sayısı

Genel olarak toparlamak gerekirse Mısır, geçtiğimiz 5-10 yıllık dönemde hava ve deniz kuvvetlerini önemli ölçüde yenilemiş olsa da kara kuvvetleri için maalesef aynı durum söz konusu değildir. Yerli üretim imkânı açısından oldukça sınırlı ve yetersiz olmasının yanı sıra tankları ve etkili menzile girilmesi durumunda topçu ve az miktardaki roket sistemleri dışında hiçbir dişe dokunur güce sahip değildir. Tehlikeli bir tank gücüne sahip olmasını da büyük bir nicelik gücünün ortalama nicelik gücü ile birleşmesine borçludur. Her ne kadar coğrafi olarak mevcut tankları tam verim veremeyecek olsa da 3040 adet tank yakın hava desteği ve hava üstünlüğünü hesaba katmadığımız taktirde bir bölgeyi ele geçirme, hücum ya da alan açma durumları dışında bir bölge savunması yaparken ya da kademeli olarak geri çekilirken büyük zayiata sebep olabilecek, hesaba katılması gereken bir güçtür. Açıkça diş gösteren, tehditkâr açıklamalarda bulunan Mısır, kara gücü açısından özetle nicel ve nitel gücünün birleşmesi ile dikkat edilmesi gereken, bazı konularda önlem alınması gereken, kısa vadede tehlikeli olabilecek fakat uzun soluklu bir aksiyonda ise nefesi yetmeyecek bir güç olarak bizim tarafımızdan değerlendirilmektedir.


Yazar: Yusuf Metin   |   Kaynak: SavunmaSanayiST.com

  Sarsılmaz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu