19 Ekim 2018 tarihinde facebook sayfamızda yapmış olduğumuz soru-cevap etkinliğindeki sorulmuş olan soruları ve cevaplarını bir araya toplayarak sizlerin huzuruna sunuyoruz.
Soru: Savunma Sanayii şirketlerinde özellikle ve bilhassa aselsan ve tai de çalışabilmek için nasıl bir yol izlemeli ? Soruyu şöyle açayım : Okuduğun üniversitenin etkisi varmı? Mezun olduğun not ortalamasının? Bildiğin dil sayısı? vs. bunlar önemli mi ? Son olarak da, kendimizi bu alanda nasıl geliştirebiliriz ? Yani okul dışında ekstra ne yapabilirsek diğer mezunlardan öne geçebiliriz ?
Cevap: Diploma puanı, ales ve yds sınavlarında alınan sonuçların ortalamasına göre genelde aselsan alım yapıyor. Mezun olduğunuz üniversiteye göre şansınız azalıp artıyor fakat en önemli kriterler dil ve ilgi. Belirli başlı projelere ilginiz ve temel teknik bilgi altyapınız varsa direk o projede çalışmaya başlayabiliyorsunuz. Diploma puanı 3.0’ın altında ve ingilizceniz bile çok iyi değilse kesinlikle sizi tercih etmezler.
Soru: İngilizce’ye ek olarak hangi yabancı diller iş hayatında bizleri öne geçirebilir?
Cevap: Fransızca, Almanca, İspanyolca, Japonca, Rusça ve Çince. İkinci dil öğrenme konusunda önemli bir husus da aranan adam olmaktır yani hem dünya genelinde geçerliliği yüksek hemde bu dili konuşabilen kişilerin ülkemizde az olması hangi dili öğrenmenin daha faydalı olduğu konusunda fikir verebilecektir. Bu yüzden öğrenebilmeniz çok zor olsa da Çince en çok değeri olan dil.
Soru: Tanklarımıza güdümlü füzeye karşı önlem alındımı? Alındıysa şuan aktif olarak kullanılıyormu?
Cevap: Roketsan tarafında ERA, Aselsan tarafından ise Akkor ve Pulat APS projeleri mevcut. Akkor Altay ile birlikte üretilecek Pulat ve Roketsan ERA yavaş yavaş kullanılmaya başlandı.
Soru: Savunma sanayi mühendisleri maaşları az diye ülkeden ayrılıyorlar mı?
Cevap: Savunma sanayi firmaları en yüksek maaş veren firmaların başında geliyor fakat mühendisler yurt dışında o paraları euro veya dolar cinsinden aldığı için çok daha fazla kazanıyorlar. Savunma sanayi şirketlerinde yüksek oranda dışa göç bulunmasa da genele baktığımızda yüksek oranda dışa göç veriyoruz.
Soru: Ülkemiz biyolojik silahlar üzerine çalışmalar gerçekleştiriyor mu?
Cevap: 1972 yılında Cenevre’de Biyolojik Silahlar Antlaşması imzalandı; buna göre biyolojik silahlar hiç bir zaman geliştirilmeyecek, üretilmeyecek, stoklanmayacak, bir şekilde temin edinilmeyecek veya kullanılmayacaktır. Ülkemiz biyolojik silahlar üzerine çalışmalar gerçekleştirmiyor fakat bu antlaşmaya uymayan birçok örgüt ve devlet olduğu için bu silahlara karşı önlemler almamız gerekiyor.
Soru: Yabancı bazı kaynakların ortaya attığı Türkiye atom bombası üzerinde çalışıyor iddiaları ile ilgili düşünceniz nedir?
Cevap: Tamamen yalan iddialar. Türkiye, Nükleer Silahsızlanma Antlaşması’nı imzalayan nadir ülkelerden birisi olup nükleer silahlar üzerine çalışma yürütmemektedir.
Soru: Kıtalar arası balistik füzemiz ne zaman olur?Uzun menzilli füzelere sahip değilken caydırıcılığımız ne kadar gerçekçi?
Cevap: Caydırıcı silah olarak tanımlanan bir silahımız mevcut değil. Yakın zamanda BORA-2 balistik füzesinin de üretimi başlayacak +1000 km menzile sahip olduğunu düşünüyoruz ve resmi bir menzil açıklaması gelmeyecek. Caydırıcılık kazanmak için stealth denizaltılara ve Tomahawk muadili uzun menzilli seyir füzelerine ihtiyacımız var. Kıtalararası balistik füze şimdilik biraz hayali bir kavram bizim için.
Soru: Savunma sanayinde dışarıdan ithal edilen elektronik ürünleri yerlileştirmek için nasıl bir yol izleyebiliriz?
Cevap: AR-GE çalışmalarına daha fazla kaynak ayırmamız gerekiyor. Biz aslında birçok küçük parçayı üretebilecek kapasiteye sahibiz fakat düşük maliyetli seri üretim yapmakta problem yaşıyoruz bu sorunu çözemediğimiz için birçok küçük parçayı ithal alıyoruz. Öncelikle bu sorunu çözmeliyiz.
Soru: Nicelik olarak değil de nitelik olarak sizce dünya sıralamasında ordumuz kaçıncı sıradadır?
Cevap: İlk 10 ülkeden hemen sonra. Karada tanklarımız ve ZMA’larımız eksik. Havada uçaklarımız eskimeye başladı ve yeni alımlara ihtiyacımız var, önümüzde bu eksiklere rağmen bir de F35 krizi var. Hem bu krizi aşmalı hemde 2020’de emekliye ayrılması planlanan F4 Phantom uçakları yerine bombardıman kapasitesi yüksek olan uçaklara ihtiyacımız var. Denizde ise Tomahawk muadili Gezgin Cruise Missile projemizi hayata geçirmeli ve denizaltı kalitemizi arttırmalıyız.
Soru: F35 teslimatı ile ilgili görüşünüz nedir ?
Cevap: Daha önce söylediklerimizin arkasındayız ve ilk etapta sipariş ettiğimiz 30 adet F35A savaş uçağını sorunsuz bir şekilde teslim alacağımızı düşünüyoruz fakat ordumuz 100 F35A + 32 F35B alımı istiyor. Bu sayılarda F35 alabilir miyiz tam bilemiyoruz.
Bir sonraki soru-cevap etkinliğimizde görüşmek üzere.
Kaynak: SavunmaSanayiST.com
