CNN tarafından özel olarak hazırlanan bir haberde Rusya’nın Arktik (Kuzey Kutup Dairesi) bölgesindeki artan askeri varlığı gözler önüne serildi.
CNN’e konuşan pek çok yetkili ve uzman, Rusya’nın Arktik (Kuzey Kutup Dairesi) bölgesine “eşsiz” derecede artan bir şekilde askeri yığınak yaptığını belirtti. Yetkililere ve uzmanlara göre; Rusya’nın amacı, kuzey kıyılarını koruma altına almak ve Asya’dan Avrupa’ya uzanan “anahtar” niteliğindeki sevkiyat rotasını hayata geçirmek. Rusya için, okyanus kıyılarının yüzde 65’ine sahip olduğu Arktik bölgesi hayati önem arz ediyor. Bölgede bulunan kaynakların yaklaşık yüzde 80’i Rusya’ya ait bölgede bulunuyor.
Amerika Birleşik Devletleri Jeolojik Araştırma Kurumu’nun (USGS) 2008 tarihli çalışmasına göre, bölgede 90 milyar varil petrol, 48 trilyon metre küp (1,699 trillion cubic feet) doğalgaz ve 44 milyar varil doğalgaz sıvısı olduğu tespit edildi.
Bu potansiyel, 2018 yılının kanıtlanmış toplam üretilebilir petrol rezervi olan 1,7 trilyon varile ve 193,5 trilyon metre küp doğalgaz rezervine göre değerlendirildiğinde bölge, dünya petrol rezervinin yüzde 6’lık, dünya doğalgaz rezervinin de yaklaşık yüzde 25’lik kısmına sahip görünüyor.
Poseidon 2M39
Rusya’nın bölgedeki çıkarlarını korumak için bölgeye “süper silahlarını” sevk etmeye çalıştığını vurgulayan yetkililer ve uzmanlar bu silahların arasında “Poseidon 2M39” torpidosuna özel bir parantez açıyorlar. Torpidonun geliştirme süreci Rusya Devlet Başkanı Putin ve Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu’nun tam desteğiyle hızlı bir şekilde devam ediyor. Torpidonun önemli testlerinin pek çoğunun bu yıl içerisinde tamamlanması bekleniyor.
Küçük bir nükleer reaktörden gücünü alan, 10.000 kilometre menzile sahip torpido şeklindeki “Kıyamet Günü” lakaplı insansız ve radar kesiti düşük olan torpido, patlatılması halinde vereceği nükleer zararın yanı sıra yakınlarındaki şehir ya da donanma üssüne on metrelerce yükseklikte tsunami dalgaları gönderebiliyor. Radyoaktif dalgalar oluşmasına neden olan bu dalgalar hedef alınan bir bölgenin sahil şeridini on yıllar boyunca yaşanmaz hale getirebilme kapasitesine sahip. Füzenin amacı, ABD’nin deniz tabanına yerleştirdiği kıyı savunma sistemlerine yakalanmadan hedefine ulaşabilmek.
ABD’li Yetkililer, Poseidon’un “ABD’nin kıyı şehirlerini radyoaktif tsunami dalgalarıyla gark edebilmek” için tasarlandığını belirtiyor.
CNN’e konuşan Norveç İstihbarat Direktörü Koramiral Nils Andreas Stensønes, Norveç istihbaratını yaptığı çalışmalarda “yeni tip nükleer caydırıcılık silahlarından biri” olduğu konusunda sonuca ulaştıklarını söyledi. Sistemin henüz test aşamasında olduğunu belirten Stensønes, sistemin stratejik öneme sahip olduğunu ve şu anda testleri yapılan bölgenin çok ötesinde bir etkiye sahip olduğunun altını çizdi.
CNN’e özel olarak ABD’li uzay teknoloji şirketi Maxar tarafından sağlanan uydu fotoğraflarında Rusya’nın Arktik kıyılarına büyük ölçüde askeri yığınak yaptığı ve askeri üslerini güçlendirdiği gözlemleniyor. Rusya’nın bölgeye yeni taşıdığı askeri araçlar arasında bombardıman uçakları, MiG-31BM savaş uçakları ve Alaska kıyısına yakın yerlerde yeni radar sistemleri yer alıyor.
NATO ve ABD ise Rusya’nın yığınaklanmasına karşılık veriyor. Örnek vermek gerekirse Amerikan B-1 Lancer bombardıman uçakları yakın zamanda Norveç’e ait Ørland Hava Üssü’ne sevk edildi. ABD’ye ait Seawolf denizaltılarının ise bölgede olduğu biliniyor.
CNN’e konuşan üst düzey ABD Dışişleri Yetkilisi: “Kuzey Kutbu’nda Rusların askeri bir meydan okuma yaptığı çok açık. Soğuk Savaş sırasında kullandıkları üsleri yeniliyorlar, Murmansk şehri yakınlarındaki Kola Yarımadası’nda yeni tesisler inşa ediyorlar. Bunun Amerika Birleşik Devletleri ve müttefikleri için etkileri var. Bunun tek sebebi Kuzey Atlantik’e kadar kuvvet aktarım kapasitesini artırmak da değil.”
Uydu fotoğrafları, Rusya’nın son 5 yıl içerisinde yavaş ancak sistemli bir şekilde bölgede bulunan uçak pistlerini ve yonca şeklindeki üslerini güçlendirdiğini gösteriyor. Bu üslerin tamamı Rus toprakları içerisinde bulunuyor. Ancak ABD’li Yetkililere göre Rusya, Arktik bölgesindeki yığınaklanmasını kullanarak yakında buzları erimesi beklenen bölgeleri fiili olarak kontrol altına almak isteyebilir.
Pentagon Sözcüsü Thomas Campbell: “Rusya, Sovyet döneminden kalma hava meydanlarını ve radar istasyonlarını yeniliyor, yeni limanlar ve arama kurtarma merkezleri inşa ediyor ve nükleer ve geleneksel olarak çalışan buz kırıcılardan oluşan filosunu oluşturuyor. Aynı zamanda hava ve kıyı savunma füze sistemleri ağını genişletiyor, böylece Kuzey Kutbu’nun önemli kısımlarındaki A2/AD (Anti Access/ Area Denial- Girişi Önleme/ Bölgeyi Koruma) kabiliyetini güçlendiriyor.”
Campbell: “Rusya aynı zamanda Arktik bölgesinde iki uçak pistinde (Rogachovo ve Anadır) yakın zamanda Ani Müdahale Kuvveti oluşturdu. Geçen sene ise Nagurskoye Askeri Havaalanı’nında bir tatbikat icra ettiler.”
MiG-31BM ilk kez Arktik’te
Maxar tarafından CNN’e özel olarak sağlanan uydu fotoğraflarına göre Rusya, 16 Mart’ta tarihte ilk kez Nagurskoye Askeri Havaalanı’na MiG-31BM savaş uçaklarını sevk etti.
Rusya, bölgede aynı zamanda yeni yüksek teknolojili silahlarını da düzenli olarak test ediyor.
Rusya, Ekim ayında bu bölgede “Zirkon” adlı hipersonik gemisavar füzesini test etmişti.
Analistlere ve yetkililere göre Arktik bölgesinde alışılmadık bir hızda eriyen buzlar, Rusya’nın kuzeydeki doğal savunmasının büyük bölümünü ortadan kaldırdı.
ABD Dışişileri Yetkilisi: “Erime, bilim insanlarının birkaç yıl önce tahmin ettiği veya mümkün olduğunu düşündüğünden daha hızlı gerçekleşiyor. Önümüzdeki yıllarda fiziksel erişim açısından çarpıcı bir dönüşüm olacak.”
ABD’li Yetkililer için bir diğer endişe kaynağı ise Moskova’nın bölgedeki etkinliğini kullanarak “Kuzey Deniz Yolunu” hayata geçirme çabaları. Rusya, küresel ısınmayla gemiler için daha kullanılabilir hale gelen Kuzey Deniz Yolu’nu, son dönemde kapanmak zorunda kalan Süveyş Kanalı’na alternatif taşımacılık rotası olarak ön plana çıkarıyor.
Avrupa’dan Doğu Asya’ya Süveyş kanalı üzerinden gidiş 21 bin kilometreyken, Arktik bölgesinden bu rota 12 bin 800 kilometreye düşüyor.
Rusya’nın Kuzey sahili boyunca Norveç ve Alaska arasından Kuzey Atlantik’e uzanan bir nakliye yolu olan Kuzey Deniz Yolu, Rusya için sadece ekonomik açıdan değil askeri ve stratejik açıdan da hayati öneme sahip.
Son yıllarda Kuzey Buz Denizi’ni kaplayan buz tabakasının hissedilir şekilde incelmesi buz kırıcılara olan ihtiyacı azalttı. Üstelik ticari gemilere de buz kırıcı özelliği kazandırılarak Kuzey Deniz Yolu üzerinden seferleri tek başına yapmaları mümkün hale geldi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin de 2018’de, Kuzey Deniz Yolu üzerinden taşınan yıllık ortalama 30 milyon tonluk kargo hacminin 2024’e kadar 80 milyon tona çıkarılması talimatını vermişti.
Tokyo’dan Hamburg’a giden bir konteyner gemisinin Süveyş Kanalı üzerinden yaklaşık 48 gün seyahat etmesi gerekirken, aynı geminin Kuzey Deniz Yolu üzerinden yaklaşık 35 günlük seyahat etmesi gerekiyor.
Putin: ““Kuzey Deniz Yolu’nun geliştirilmesine büyük önem veriyoruz. Bunu Çin’in İpek Yolu ile birleştirme ihtimalini değerlendiriyoruz ki böylece Doğu Asya’yı Avrupa’ya bağlayan, küresel ve rekabetçi bir güzergah yaratmış olacağız.”
Geçit, doğunun önde gelen iki sanayi ülkesi Japonya ve Güney Kore için de en az Çin kadar önemli. İki ülke de kuzey geçidini giderek artan bir şekilde kullanıyorlar.
Batılı deniz taşıma şirketleri bu konuda tereddüt etseler de dünyanın en büyük konteyner taşıyıcısı Danimarkalı Maersk şirketi üç yıl önce bu geçidi kullanmaya başladı. Zira kuzey geçidi deniz taşımacılığı yapanlar için artık bir engel olmaktan çıkıyor ve giderek cazip hale geliyor.
Uzmanlar, Kuzey Deniz Yolu’nun 2030 yılı civarında tam kapasiteyle kullanılabilecek bir deniz yolu haline geleceğini tahmin ediyorlar. Rusya ve Çin’in başını çektiği süreçte, kuzey geçidini kullanan gemilerin sayısının artması bekleniyor.
Rusya, Kuzey Deniz Yolu’nu kullanan tüm gemilerin uluslararası sulardan geçiş yaparken gemide Rus bir kaptan bulundurmasını zorunlu kılıyor. Rusya aynı zamanda Kuzey Deniz Yolu’nu kullanmak isteyen gemilere giriş yapmadan önce izin alma zorunluluğu getirilmesini de planlıyor.
ABD Dışişleri Yetkilisi: “Rusya’nın Kuzey Denizi Yolu hakkındaki iddiaları, kesinlikle yolun bazı kurallarını belirleme, uluslararası toplum tarafından fiilen kabul görme ve daha sonra işlerin böyle yürümesi gerektiğini iddia etme çabasıdır.”
ABD’ye göre Rusya, bu rotayı özellikle hidrokarbon ihracatı için kullanmak istiyor fakat tek hedefleri bu da değil. Buzların hızla erimesiyle ortaya çıkan doğal kaynakları kullanmak da Rusya’nın hedeflerinden.
ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilisi, Rusların çoğunlukla rota boyunca – ülke ekonomisi için gerekli olan – hidrokarbonları ihraç etmekle ilgilendiğine ve aynı zamanda hızla eriyen kaynaklarla ilgilendiğine inanıyor.
ABD’li Yetkili: “Ruslar silahları test ederken, GPS sinyallerini karıştırırken, hava sahasını veya deniz sahasını tatbikat için kapatırken veya müttefiklerin ve ortakların hava sahası boyunca Arktik üzerinde bombardıman uçakları uçururken her zaman bir mesaj göndermeye çalışıyor.”
Rusya, 20 Mart’ta başlayan Umka-2021 Arktik Tatbikatı kapsamında ülke tarihinde ilk kez 3 nükleer denizaltının aynı anda buzları kırarak yüzeye çıktığını aktarmıştı.
Rusya Savunma Bakanlığı tarafından yayımlanan görüntülerde Proje 667BDRM Delfins olarak da bilinen “Delta IV” sınıfı denizaltılara ait iki yelkenin görüldüğü bildirildi. Üçüncüsünün ise Borei sınıfından veya Borei-A sınıfı Knyaz Vladimir olduğu tahmin ediliyor. Borei ve Borei-A sınıflarının, Rusya’nın en gelişmiş denizaltıları olduğu biliniyor.
Putin, tatbikat hakkında yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullanmıştı: “Denizaltılarımızın Kuzey Kutbu seferi … Sovyet Rusya’sı ve Rusya’nın modern tarihinde bunun eşi benzeri yok.”
ÖNERİLEN İÇERİK: Rusya nükleer denizaltılarını teslim almaya hazırlanıyor
Kaynak: SavunmaSanayiST / CNN