Piyadenin Muharebe Aracı “ZMA-15”

Roketsan-ATMACA-Banner

Uzun yıllardır Türk Kara Kuvvetleri Komutanlığı (K.K.K.lığı)’na hizmet veren ZMA-15 Zırhlı Muharebe Araçları, yurtiçi ve yurtdışı harekatlarda başarıyla kullanılıyor.

FNSS Savunma Sistemleri A.Ş. Kurumsal İletişim Müdürü Sayın Cem ALTINIŞIK’ın, Zırhlı Personel Taşıyıcı (ZPT) ve Zırhlı Muharebe Aracı (ZMA) Platformlarıyla ilgili hazırladığı yazıyı, kendilerinin de izniyle siz değerli okuyucularımızla paylaşıyoruz.

STM Banner

“Piyade, harp tarihinin başladığı Geç Bronz Çağı’ndan, 1848’de demiryolu ağlarının ortaya çıktığı Endüstri Devrimi’ne kadar, savaş alanlarına yaya olarak ilerlemeye bel bağladı. Endüstri çağı buhar gücünün sağladığı imkanlarla birlikte savaş alanında kullanılan silahların öldürücülüğünü de zirveye çıkardı. Birinci dünya savaşında uzun yıllar süren siper muharebelerinde piyade; zehirli gazlar, geçilmesi imkânsız istihkam engelleri, seri atış yapan silahlar ve topçu şarapneli tehdidi altında ağır zayiatlar verdi.

İkinci Dünya Savaşı’nın ilk yıllarına kadar tüm intikal görevlerini zırh koruması olmadan sürdüren piyade, Tankın savaş alanına hakim olduğu Alman generallerin icadı “Yıldırım Harekatıyla” (“Blitzkrieg” bugünkü adıyla “müşterek birlik harekatı”) birlikte yarı paletli zırhlı manga taşıyıcılarına kavuştu. Artık tankın sağladığı ateş gücü sayesinde göğüs göğüsse çarpışacağı noktaya kadar kendi araçlarıyla zorlu araziden geçip, zırh koruması altında ilerliyordu.

Zırhlı Personel Taşıyıcı (ZPT)

Zırhlı Personel Taşıyıcıların Gelişimi

Sıcak savaş biter “Soğuk Savaş” başlar. ABD ordusu, İkinci Dünya Savaşı sırasında hafif zırhlı, üstü açık, yarı paletli M3A1 personel taşıyıcılardan edinilen tecrübeler doğrultusunda; daha daha üstün bir personel taşıyıcıya yönelik arayışlara savaşın son yıllarında girişir. 1944 yılının son çeyreğinde henüz savaş sürmekte iken, ABD Kara Kuvvetleri Ordu Donatım Dairesi tamamı paletli Zırhlı Personel Taşıyıcı (ZPT) araç geliştirme çalışmalarını başlatır.

Muharebe alanında elde edilen tecrübeler ışığında, araç personeli ve içerisindeki piyadeyi daha iyi koruyan ve zor arazide daha fazla hareket kabiliyetine sahip Zırhlı Personel Taşıyıcı konsepti, M44 (T16) prototipiyle başlar. 1945’den 1951’e kadar yapılan kapsamlı denemeler neticesinde, Zırhlı Personel Taşıyıcı Projesi M41 Walker Bulldog tankıyla ortak hareket sistemine sahip M75 (T18E1) ZPT’nin kabulüyle neticelenir.

M75 ZPT

M75 ZPT’lerden 1951’den itibaren; 1,729 adet üretilir. M75, Kore savaşında başarıyla kullanılmış ve 1959’a kadar hizmette kalmıştır. ABD Kara Kuvvetleri, her ne kadar M75 (T18E1) den memnun kalsa da yüksek adetlerde envantere alınıp idame edilebilmesi için aracın çok maliyetli olduğuna kanaat getirir.

8 Kasım 1951’de ABD Kara Kuvvetleri, T18E1’le benzer yeteneklere sahip, ancak daha düşük maliyetli bir Zırhlı Personel Taşıyıcının tasarlanması görevini FMC (Food Machinery and Chemical Corporation) firmasına verir. FMC firmasının 19,3 ton ağırlığında çelik gövdeli, 146 BG’lik güç paketine sahip M59 (T59E1) modeli kabul görür. 1953 yılında hizmete giren ve 1960 yılına kadar envanterde kalan M59’lardan 6,000 adedin üzerinde üretilir.

M113 ZPT

M113 Zırhlı Personel Taşıyıcının Sahneye Çıkışı

Haziran 1954’de Detroit Arsenal Tank Tesisleri (DATP) hafif araç tasarımı için konsept çalışmalarını başlatır. Bu yeni aracın, azami 7,3 ton ağırlığa sahip, hava yoluyla nakledilebilen, 1nci faz hava indirme harekatı kapsamında paraşütle uçaktan atılabilen ve yüzme kabiliyetine sahip bir araç olması hedeflenmiştir. Aynı zamanda; Zırhlı Piyade Taşıyıcı, Silah Platformu, Zırhlı Ambulans Aracı ve Zırhlı Lojistik Taşıyıcı gibi ortak gövdeye sahip bir araç ailesi olması istenmiştir. Taktik tekerlekli araçlar da bu kapsama alınarak çalışmalar devam eder. Ancak 1955 yılında Kara Kuvvetleri, paletlilere nazaran zor arazide hareket kabiliyeti daha kısıtlı olan Taktik Tekerlekli konseptini kapsam dışı bırakır.

Takip eden dönemde, FMC’nin alüminyum alaşımlı gövdeden imal edilmiş T113 modeli ile devam edilmiştir. 1957 yılında şartname revize edilerek daha düşük maliyetli bir güç grubu kullanılması ve zırh korumasının arttırılması talep edilmiştir. Ağırlıktan feragat etmek pahasına yapılan bu değişiklikler neticesinde, FMC’nin tüm isterleri karşılayan T113E2 modeli kabul görür. 1959 yılında M113 kod adıyla iki adet pilot prototip uygulamasının ardından 1960’da M113 seri imalatına başlanır.

FMC’nin üretim hattından çıkan M113’ler kısa sürede Vietnam’ın zorlu muharebe şartlarında kendini kanıtlama fırsatı bulur. Aracın 12+ tonluk muharebe yüklü ağırlığı, paletli ve amfibi özelliği; çoğu araç için geçilmez olan Güney Doğu Asya’nın balçık arazilerinde yüksek performans göstererek askerin hedeflenen noktaya intikalini mümkün kılmıştır. Bu özelliğiyle askerler araca; “battle field taxi” (muharebe alanı taksisi) adını vermiştir.

M113-ZPT Vietnam

Geçen 50 yıl içerisinde 80.000 adetten fazla M113 aracı üretilmiştir. İlk üretime başlandığı 1960 yılından itibaren değişik varyantlarda üretilen M113 araçları çok sayıda ülkede hizmete girer. Üretilen M113 araçları 40’tan fazla değişik konfigürasyonda modifiye edilir. Bu konfigürasyonların bir kısmı araçları kullanan ülkeler tarafından gerçekleştirilmiştir.

M113 Modernizasyon Faaliyetleri

Uzun süre önce üretimi duran M113 araçları, başta Türk Kara Kuvvetleri olmak üzere 50 ülke tarafından halen kullanılmaktadır. 2000’li yıllara kadar yapılan iyileştirmeler ve geliştirme çalışmaları kapsamında M113 araçları E1, E2, A1, A2, A3 seviyesinde modernize edilmiştir.

M113 Modernizasyon

Bu süreçte, kullanıcı ülkelerin ilk aşamada Vietnam savaşı ve dünyanın çeşitli coğrafyalarında gerçekleşen asimetrik savaş taktiklerinin kullanıldığı çatışmalarda aracın fabrika üretimi konfigürasyonunda önemli beka zafiyetleri gözlemlenmiştir. M113’ün düşük balistik ve mayın koruması (NATO Stanag 4569, Seviye 2) sebebiyle birçok intikal görevinde askerler, aracın içinde olmaktansa, üzerinde intikal etmenin daha güvenli bir yol olduğuna kanaat getirmişlerdir.

Bu kapsamda beka kabiliyetini artırmaya yönelik yapılan tüm iyileştirme çalışmaları, aracın hareket performansını da etkilediğinden, güç grubu ve süspansiyon sistemlerinde de onemli performans artırımlarına gidilmiştir.

Yakın zamanda FNSS tarafından Suudi Arabistan Krallığı’na A4 seviyesinde gerçekleştirilen modernizasyon çalışmalarıyla, M113 ailesine ait altı farklı konfigürasyondaki aracın kullanım ömrü 20 yıla kadar çıkarılarak, modern muharebe alanı ihtiyaçlarını karşılayacak seviyeye getirilmiştir. M113A4; ateş gücü, hareket yeteneği, beka kabiliyeti ve modern görev ekipmanlarıyla, M113 ailesinin en gelişmiş üyesidir.

M113 Havan Aracı

Aracın potansiyelini değerlendirerek, farklı kullanım konseptlerini öne çıkaran FNSS, 2019 yılında gerçekleştirdiği bir çalışmayla, eski nesil bir M113’e uzaktan komuta yeteneği kazandırarak, “Gölge Süvari” konseptini ortaya çıkarmıştır. Muharebe alanında askerleri riske atmadan uzaktan komutalı bir şekilde kullanımı hedeflenirken, gerektiğinde sürücü tarafından da kullanım opsiyonu bünyesinde bulunuyor. Gölge Süvari konseptinin, muharebe alanında lojistik destek, istihkam, mayın temizleme, konvoy koruma ve silah platformu gibi kritik görevler üstlenmesi öngörülüyor.

Türkiye’de KKK’nın 1009’uncu Ana Tamir Fabrikasında yapılan M113 yenileştirme çalışmaları kapsamında M113A2T2 olarak adlandırılan konfigürasyon 2000’lerin başında gerçekleştirilmiştir. A2 seviyesindeki bu çalışmada M113’lerin benzinli motorları 212 BG dizel motor ile değiştirilmiştir. Ayrıca, balistik denge levhası, TX100-1 transmisyon, transfer kutusu, soğutma sistemi, harici yakıt tankları ve personel ısıtıcı gibi ilaveler de eklenmiştir.

İdlib hava savunma, hava savunma, ATILGAN hava savunma sistemi, ATILGAN kaideye monteli stinger, suriye hava savunma

Personel Taşıyıcı Savaşçıya Dönüşüyor

Soğuk savaşın tırmanışa geçtiği 60’lı yılların sonuna doğru, ABD ordusu, envanterinde yer alan M113 Zırhlı Personel Taşıyıcıların muharebe alanında Sovyet BMP tipi Zırhlı Muharebe Araçlarıyla denkleşemeyeceğine kanaat getirir.

BMP-1
BMP-1

1967 yılında ABD Ordusu, Ordu Donatım Dairesi; mevcut M113’lerle benzer alt sistem ve yedek parça olanağına sahip, M113’lerle ortak eğitim ve lojistik destek kolaylığı taşıyan ve gerektiğinde hafif zırhlı araçları tahrip veya imha yeteneği olan, yeni bir zırhlı aracın tasarlanmasını talep eder. Bu iş için FMC firmasını görevlendirerek Zırhlı Muharebe Aracı geliştirme projesini başlatır.

Üç yıl gibi kısa bir sürede FMC, XM765 ve M113A1 prototiplerini ABD ordusunun karşısına çıkarır (1970). Ancak XM765 prototipinde önemli sorunlar vardır. Bunlardan, Personel bölümünde ateşlenen silahlardan yayılan gazların içeriye sızması; kapalı silah istasyonunun arkasında yer alan komutan kupolasının görüş açısının kısıtlı olması; yakıt depolarının personel bölümünde bulunmasının yarattığı riskler belirgin olarak göze çarpar.

Zırhı Muharebe Aracı (ZMA-15)

Çok geçmeden FMC XM765 ve M113A1 modellerinde karşılaşılan bütün sorunların üstesinden gelmeyi başarır. M113 ailesi ile ortak lojistik destek kolaylığı hedeflerine ulaşılmış, balistik alüminyum gövde ve katmanlı çelik zırh plakalarıyla yüksek düzeyde beka kabiliyeti sağlamıştır. 1974 yılına gelindiğinde AIFV (ZMA); 13,5 ton muharebe ağırlığına, 10 kişilik personel kapasitesine sahip ve 25 mm otomatik top ile 7,62 mm eş eksenli makineli tüfek monteli tek kişilik kuleyle teçhiz edilmiş, döneminin en gelişmiş zırhlı muharebe aracıdır. AIFV (ZMA) başta tüm isterleri karşılar ancak ABD Kara Kuvvetleri baştaki isterlerini değiştirince AIFV’den edinilen deneyimlerle araç geliştirme çalışmaları başka bir alanda devam eder. Mekanize Piyade Muharebe Aracı projesi adıyla başlayan XM723 çalışmaları daha sonra BRADLEY Muharebe Aracı Projesi adını almıştır.

ABD’de bu gelişmeler devam ederken çalışmaları yakından izleyen NATO ülkesi Hollanda AIFV aracını ihtiyaçlarına uygun bulup 1975 yılında FMC’ye 880 adet sipariş verir. İlk paketi teslim alan Hollanda 1977’de AIFV’leri FMC lisansıyla kendi ülkesinde üretmeye devam eder.

YPR-765

AIFV araçlarına YPR 765 ismini verir (YPR; Hollanda dilinde Paletli Zırhlı Araç anlamına gelen kısaltmanın baş harflerini taşır).1981 yılında Hollanda Ordusu 119’u Emerson ITV TOW lançerli olmak üzere toplam 840 araçlık ilave bir sipariş verir. Hemen arkasından Filipinler (45 adet) ve 1979’da Belçika (514 adet) FMC’ye sipariş vererek Hollanda’yı takip eder. Aynı tarihlerde Türkiye’yle kara sınırları bulunan tüm ülkeler Sovyet yapımı BMP1 ve BMP2 ZMA’ları envanterine almıştır.

1980’li yıllara gelindiğinde Türk Kara Kuvvetleri; piyade mangalarını zırh koruması altında muharebe sahasına taşıyabilen, zırhlı birliklerle müşterek harekâtta tanklarla uyumlu hareket edebilen, her türlü arazide yüksek hareket kabiliyetine ve yüzme özelliğine sahip zırhlı muharebe aracı ihtiyacını karşılamak amacıyla kendi ZMA projesini başlatır. Kapsamlı testler ve değerlendirmeler sonucunda Türk Kara Kuvvetleri de ZMA’ları (AIFV) tedarik etme yönünde karar verir. Proje kapsamında Hollanda ve Belçika modeli uygulanarak araçların lisans altında Türkiye’de üretilmesi planlanır. 1989 yılında Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB o zamanki adıyla SAGEB) ile yapılan anlaşma çerçevesinde ortak gövdeye sahip 4 farklı konfigürasyonda toplam 1698 adet ZMA tipi aracın FNSS (o zamanki adıyla FMC NUROL Savunma Sanayi) tarafından üretimine başlanır.

ZMA-15

Teslim edilen İlk 200 araç da 265 Beygir Gücüne Sahip Detroit Diesel 6V53T dizel motor ve Allison TX100-1A transmisyonlu güç paketi kullanılmıştır. Üretim devam ederken, kullanıcıdan gelen talepler doğrultusunda daha verimli olan 305 BG’lik dizel motor ve tam otomatik X200-4 transmisyona geçilmiştir. Bilahare teslim edilen ilk 200 adet, 265 Beygirlik motora sahip araçlar da 305 BG’lik yeni güç paketleriyle değiştirilmişlerdir. 2000 yılında SSB, FNSS firması ile daha üstün beka kabiliyetine sahip, 551 adet Geliştirilmiş Zırhlı Personel Taşıyıcı (GZPT) aracın temin edilmesine yönelik ilave bir sözleşme imzalamıştır.

FNSS üretimi ZMA-15’ler, M113 ve YPR 765’lerle kıyaslandığında ortaya çıkan temel farklar; beka kabiliyetindeki artış, hareket kabiliyetinde meydana gelen olumlu yöndeki büyük fark ve yük taşıma kapasitesinde sağlanan iyileştirmeler olarak sıralanabilir. İlave olarak levyeli kullanımdan direksiyon sistemine geçilmesi, sürücü gece görüş sistemi, NBC koruma sistemi, elektrik sistemi (Daha kullanışlı kontrol paneli, alt sistem ilavesine olanak sağlayan dağıtım kutusu), yüzme özelliğini etkilemeyen geliştirilmiş zırh koruma seviyesi, daha iyi bir soğutma sistemi ve atış mazgallarında yapılan iyileştirmeler sayılabilir.

Yapılan sözleşmeler kapsamında 4 değişik tipte toplam 2000’in üzerinde araç üretilmiş ve 2003 yılında üretim ve teslimatları tamamlanmıştır. Bu araçlar: Zırhlı Muharebe Aracı (25mm DAF ve 25mm Giat kuleli), Geliştirilmiş Zırhlı Personel Taşıyıcı (12.7mm koruma kalkanlı kupola ve 12.7mm Cadillac Gage kuleli), Zırhlı TOW Aracı ve 81mm Havanlı Zırhlı Havan Aracı dır. Araçlarda standart olarak NBC koruma sistemi, atış mazgalları, periskoplar, sürücü gece görüş cihazı gibi alt sistemler bulunmaktadır. ZMA-15’lerin üstün hareket kabiliyeti ve zırh koruması TSK’ya önemli kabiliyet artışı getirmiştir.

ZMA-TOW

FNSS, Kara Kuvvetleri için üretilen bu 4 modelin dışında ihracat projeleri kapsamında ZMA-15’lerin değişik modellerini de geliştirip, üreterek Birleşik Arap Emirlikleri, Malezya, Bahreyn ve Filipinler ordularına teslim etmiştir. Geliştirilen ve teslim edilen araçlar; Zırhlı İstihkam Manga Aracı, Zırhlı Kurtarma Aracı, Zırhlı Topçu İleri Gözetleme Aracı, Zırhlı Komuta Kontrol Aracı, Zırhlı Anti-Tank Aracı, Zırhlı Ateş Destek Aracı, Zırhlı Muhabere Aracı, Zırhlı Ambulans Aracı, 12.7mm Makineli Tüfek Kuleli, 40mm Otomatik Bomba Kuleli ve 25mm Keskin Nişancı Kuleli Zırhlı Muharebe Aracı konfigürasyonlarında üretilmiştir.

FNSS tarafından bu araçların bazılarında kullanıcı istek ve ihtiyaçları doğrultusunda yeni alt sistemler entegre edilmiştir. Bu sistemlere örnek olarak; iklimlendirme sistemi, KBRN tespit ve pozitif basınçlı koruma sistemi, lazer tespit ve ikaz sistemi, seyrüsefer sistemleri, termal sürücü kamera ve görüntü sistemi, Otomatik yangın bastırma sistemi, mayın korumalı koltuklar, 350 BG güç paketi sayılabilir.

Geçen zaman içerisinde ZMA’lar Türk Silahlı Kuvvetleri ve Birleşik Arap Emirlikleri ordusu tarafından NATO ve BM operasyonları esnasında başarıyla hizmet etmiş ve kullanıcının güvenini kazanmıştır.

Akıncı Muharebe Aracı ZMA-19

Gerek alt sistemler kapsamında gelişen teknolojiler ve yenilikler, gerekse kullanıcı seviyesinde zırhlı muharebe araçlarından beklentilerin artmasıyla FNSS firması ZMA’ları yeni baştan tasarlar. 2000 yılında FNSS ZMA’larla ortak alt sistem ve lojistik kolaylığına sahip yeni nesil AKINCI ZMA-19’un ilk prototipini geliştirir. AKINCI Muharebe Aracı, büyük ölçüde ZMA-15’lerden geliştirilmiştir. AKINCI, daha üstün otomotiv performansı ile arazide hareket yeteneğine sahip, zırh korumasında ve ek yük taşıma kapasitesinde önemli artış sağlayan özellikleri ile daha gelişmiş bir araçtır.

AKINCI ZMA

AKINCI, 350 veya 400 BG’lik elektronik kontrollü DD 6V53TA motoru ve Allison X200-4B hidrokinetik transmisyon sistemiyle güçlendirilmiştir. Ancak bu araçlarda değişik güç aktarma grubu seçenekleri de mevcuttur. Araçtaki belli başlı gelişmeler, daha uzun ve daha geniş gövde, daha üstün süspansiyon sistemi ve elektronik motor kontrol sistemidir. AKINCI’nin arttırılmış ek yük taşıma kapasitesi; güdümlü anti-tank sistemleri, hava savunma sistemleri, 120 mm’lik havan sistemleri ve son kuşak 30mm’lik toplu iki kişilik kuleler gibi daha ağır sistemlerin araca entegre edilebilmesini sağlamaktadır. Bunun yanı sıra araç, 90mm Ateş Destek, komuta yeri aracı, zırhlı ambulans ve paletli lojistik taşıyıcı gibi diğer konfigürasyonlarda da üretilebilmektedir.

AKINCI’da kullanılan ve ZMA ile M113 araç ailesinde ortak olan aksam ve parçalar yüksek güvenilirlikleri, temin ve bakım kolaylıklarına ek olarak bakım teknikleri ve iyi kurulmuş dünya çapında yaygın bir lojistik destek ağı bakımından da üstün nitelikler sunar.

AKINCI ZMA dış pazarlarda ACV-19 (Armored Combat Vehicle 19 ton Class) adıyla lanse edilmekte olup, ihracat faaliyetleri devam etmektedir. Yakın zamanda bu konfigürasyonlardan AKINCI Komuta Yeri Aracı; Suudi Arabistan ve AKINCI 120mm kundağı motorlu havan aracı da Malezya ordusunda hizmete girmiştir.

zma-19

Hibrid Savaş Ortamı ZMA’yı Yeniden Şekillendiriyor

Soğuk Savaşın Simetrik muharebe tehdit ve taktikleri göz önüne alınarak geliştirilen ZMA-15’ler günümüzde asimetrik tehditler ve meskun mahal muharebe alanlarında da aynı etkinlikle kullanım olanağı sağlayacak modernizasyon çalışmalarıyla yeniden vücut buluyor.

zma-15 modernizasyon, zma 15, fnss zma 15, fnss zırhlı muharebe aracı, zma modernizasyonu

Silahlı Kuvvetlerimizin son yıllarda gerçekleştirdiği iç güvenlik ve Fırat Kalkanı gibi sınır ötesi harekatlardan edindiği tecrübelerle ortaya çıkan yenileme ve modernizasyon gereksinimleri kapsamında FNSS, Aselsan’la birlikte ZMA-15’leri geleceğe hazırlıyor. 2019 Aralık ayında imzalanan projeyle, Modernize edilecek araçların beka yeteneğinin arttırılmasını ve modern teknolojik alt sistemler ile donatılmasını amaçlayan çözüm paketiyle, 25mm NEFER Silah Sistemi, Lazer Uyarı Sistemi, Yakın Mesafe Gözetleme Sistemi, Sürücü Görüş Sistemi, Yön Bulma ve Seyrüsefer Sistemi Ana Yüklenici ASELSAN tarafından sağlanacak. 30 yıldır Türk piyadesinin bel kemiğini oluşturan ZMA’lar bir çeyrek asır daha, vatan savunmasında askerin vurucu gücü olmaya devam edecek.”

CEM ALTINIŞIK


 

  Sarsılmaz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu