Asya-Pasifik (Hint-Pasifik) ülkeleri, Çin’in bölgede son sürat artan askeri gücüne karşı silahlanma yarışına doğru gidiyor.
Reuters tarafından derlenen habere göre bölgedeki ülkeler son yıllarda pek çok savunma alımına ve savunma ürünü geliştirmesine yöneldi.
Avustralya
Kıta ülkesi tarafından 16 Eylül’de yapılan açıklamada Fransa ile 2016 yılında imzalanan 90 milyar $ değerindeki denizaltı anlaşmasının iptal edildiği; bunun yerine ABD-İngiltere-Avustralya’nın AUKUS adlı güvenlik paktı kapsamında sekiz adet nükleer denizaltı üreteceği açıklandı.
Avustralya tarafından yapılan resmi açıklamada ise kıta ülkesinin Hobart sınıfı destroyerlerde kullanmak üzere Tomahawk seyir füzeleri tedarik edeceği de belirtilmişti.
Aynı zamanda tedarik edilecek diğer silah sistemleri ise şöyle:
- F/A-18F Super Hornet savaş uçakları için Uzun Menzilli Gemisavar Füzesi (LRASM)
- F-35A ve F/A-18F savaş uçakları için 900 km menzilli Müşterek Havadan Karaya Standoff Füzeleri (JASSM)
- ABD ile birlikte hipersonik füze kabiliyetlerinin geliştirilmesi
- Kara Kuvvetleri için 400 km menzilli hassas güdümlü füze tedariki
- 5 milyar dolara 29 adet Boeing AH-64E Apache taarruz helikopteri tedariki
Tayvan
Tayvan tarafından geçtiğimiz günlerde yapılan bir açıklamada Tayvan’ın önümüzdeki 5 yıl içerisinde savunma kabiliyetlerini geliştirmek üzere yaklaşık 9 milyar $ harcayacağı belirtilmişti. Tayvan’ın bu program kapsamında uzun menzilli füzeler ve seyir füzeleri tedarik etmesi de bekleniyor.
Program kapsamında aynı zamanda yeni bir füzenin de ortaya çıkması bekleniyor. Tayvan medyasına göre bu füzenin menzili 1.200 km’ye kadar çıkacak ve mevcutta bulunan Hsiung Sheng seyir füzesinin geliştirilmiş versiyonu olacak.
ABD hükümeti ise 2020 yılında Tayvan’a 100 adet Harpoon Kıyı Savunma Sistemi; aralarında füzeler, sensörler, topçu bataryaları ve dört adet İHA bulunan silah sistemlerinin olası satışına onay vermişti. Tüm bu anlaşmaların bedeli ise yaklaşık olarak 5 milyar dolar civarındaydı.
Washington, henüz geçtiğimiz ay ise Tayvan’a 750 milyon dolara 40 adet obüs satışına onay verildiğini açıklamıştı.
Güney Kore
Asya ülkeleri arasında son dönemde en çok gelişmeyi açıklayan ülke ise Güney Kore. Yarımada ülkesi, hem Kuzey Kore hem Çin hem de olası Japonya tehdidiyle karşı karşıya. Güney Kore, tüm bu tehditleri göz önüne alarak yerli savunma sanayiinde büyük bir ivme kazanmış durumda.
Güney Kore, henüz geçtiğimiz günlerde Denizaltından Ateşlenen Balistik Füze (SLBM) denemesi gerçekleştirdiğini duyurmuştu. Yarımada ülkesi böylece dünyada nükleer silaha sahip olmadığı halde SLBM ateşleyen ilk ülke olarak tarihe geçmişte.
Güney Kore, bu test ile beraber dünyada SLBM fırlatma kapasitesine sahip sekizinci ülke olmuştu. Bu kabiliyete sahip olan diğer ülkeler ise sırasıyla şöyle: ABD, Rusya, İngiltere, Fransa, Hindistan, Çin ve Kuzey Kore.
Denemesi yapılan SLBM’nin yerli olarak üretilen Hyunmoo-2B balistik füzesinin bir varyantı olduğuna inanılıyor. Bu füzenin menzili ise 500 kilometre ile sınırlı ve aynı zamanda konvansiyonel harp başlıkları bu füzede kullanılabiliyor. Kaynaklara göre Güney Kore, geliştirdiği SLBM füzesine “Hyunmoo 4-4” adını verdi.
Geçen yıl ise 800 km menzile ve 2 ton harp başlığına sahip Hyunmoo-4 balistik füzesi geliştirilmişti. Hyunmoo-4 balistik füzesi, yüksek güce sahip olarak nitelendiriliyor. Harp başlığındaki ağırlık artışı önemli olan nokta. Güney Kore, Hyunmoo-4 füzesiyle birlikte beton binaları ve yeraltı tünellerini hedef alabilecek. Bu noktada şunu hatırlatmak gerekiyor: ABD, Güney Kore’ye yönelik füze geliştirme kısıtlamalarını geçtiğimiz yıl içerisinde tamamen kaldırmıştı.
Güney Kore aynı zamanda süpersonik seyir füzesi de geliştiriyor. Füzenin Güney Kore sularına yaklaşan düşman donanma güçlerine yanıt vermek üzere geliştirildiği kaydediliyor. Güney Kore Savunma Bakanlığı, füzenin geliştirilme sürecinin geçtiğimiz yıl içerisinde tamamlandığını not etti. Füzenin önümüzdeki zamanlarda envantere girmesi bekleniyor.
Güney Kore’nin gelecekteki uzay programlarında kullanacağı fırlatma aracına ait katı yakıtlı motorların yanma testine de Temmuz ayında icra edilmişti. Güney Kore, uzay programıyla birlikte uzaya casus uydular fırlatmayı hedefliyor.
Kuzey Kore
Kuzey Kore Lideri Kim Jong-Un, Temmuz 2019’da gerçekleştirdiği bir ziyarette yeni bir denizaltını inceledi. Denizaltıya dair detaylar her ne kadar saklansa da bu denizaltının taşıyabileceği silahlar arasında balistik füzelerin olduğu tahmin ediliyor.
Yine 2019’da duyurulan bir başka gelişmede ise Kuzey Kore’nin başarılı bir SLBM atışı icra ettiği duyurulmuştu. Nükleer silahlara da sahip olan Kuzey Kore, füze geliştirme çalışmalarına son sürat devam ediyor.
Çin
Bölgede askeri güç bakımından en fazla yükselen ülke ise şüphesiz olarak Çin. Çin’in ölümcül silahları arasında 4.000 km menzile sahip nükleer harp başlığı da entegre edilebilen DF-26 balistik füzesi yer alıyor.
Çin aynı zamanda İHA alanında çok hızlı bir şekilde ilerliyor. Kıtalararası balistik füzeler ve hipersonik füzeler geliştirmeye devam ediyor.
DF-17 isimli hipersonik füze ise Çin’in bir başka ölümcül silahlı.
Çin üretimi DF-41 füzeleri ise son derece caydırıcı. DF-41’e pek çok harp başlığı entegre edilebiliyor ve füzenin menzili ise 14.900 kilometre. Menzili sayesinde ABD anakarasını vurabilecek kapasitede.
Japonya
Bölgenin uyuyan devi Japonya ise her geçen gün savunma alanında güçlenmeye devam ediyor.
Japon Savunma Bakanlığı 2022 mali yılı için yaklaşık 50 milyar dolarlık bir bütçe talep etmişti. Bakanlığın net olarak talep ettiği bütçe ise 5.48 trilyon yen (49.93 milyar $)
Bakanlığın talep ettiği bütçe, geçen yıla kıyasla %2.6’lık bir artışa tekabül ediyor. Talep edilen bütçe tam olarak Bakanlığa verilirse toplamda 5.5 trilyon yenlik bir bütçe bakanlığın kasasına girecek. %2.6’lık artış ise 2014’ten bu yana en büyük yıllık artışa işaret ediyor.
Japonya aynı zamanda hava, kara ve denizdeki unsurlarını da güçlendirmeye devam ediyor.
24 Eylül’de Beyaz Saray’da gerçekleştirilecek olan ABD, Avustralya, Japonya ve Hindistan’ın oluşturduğu Quad toplantısı öncesinde açıklamalarda bulunan Japonya Başbakanı Yoshihide Suga, Çin’in artan askeri nüfuzunun ve bölgedeki statükonun tek taraflı olarak değişmesinin Japonya’ya risk teşkil edebileceğini belirtti.
Suga: “Çin’in Hint-Pasifik’teki yükselişinin getirdiği değişen güç dengesi ve pandeminin tetiklediği artan içe odaklanma, belirsizliği artırdı. Çin’in arka planda askeri gücü ile statükoyu değiştirmesi ülkemizin barış ve refahı için risk oluşturabilir.”
Japonya’nın Çin ile diyaloğu sürdürmesinin hala önemli olduğunu belirten Suga, ABD ve Japonya arasındaki ilişkilerin güçlenmesi gerektiğini de not etti. Suga, özellikle caydırıcılık ve savunma kabiliyetlerinin güçlendirilmesine dikkat çekti.
Suga: “Ülkemiz, diğer gelişmelerin yanı sıra Çin ve Tayvan arasındaki askeri dengedeki değişimi sürekli olarak izliyor. İlgili tarafların Tayvan ile ilgili sorunları doğrudan konuşarak çözmelerini bekliyoruz.”
ÖNERİLEN İÇERİK: Çin’in Devasa Yeni Uçak Gemisi: Type 003
KAYNAK: SavunmaSanayiST.com, Reuters